Batak
Gökteki uçurumdan baþým dönse de,
Sokulurdum az daha, az daha.
Gömük yarý belimize kadar, büyük
Yarý belimizden öte, cývýk
Batakta. Bir sarmaþýk gibiydi batak,
Bir tuz ki aþýmýza karýþmýþ,
Oyar köstebekleriyle etimizi.
Kelepçelidir kirpiklerimiz,
Acýr bir ýþýða dönse yüzümüzü.
Aydýnlýða versek elimizi,
Uzuyor koyu bir katranla yapýþkan
Parmaklarýn ucunda ip gibi.
Ak bir güvercin alsak avucumuza,
Ýnim inim karayel yerine,
Güvercinin tüylerinde batak. Batak
En uzak ýþýltýlý yýldýzda.
Çektik kentin yorganýný üstümüze,
Düþler kurduk, düþlerimiz batak.
Ve batak kiþiler sardý yöremizi:
Suratlarý insana boyalý
Bütün o alýp satanlar, üleþenler;
Ýçimizde açan karanfili
Kara týrnaklý yaldýzla kirleterek,
Sýkýnca bir irin çýksýn diye
Yalnýzlýða gömenler, ün tacirleri,
Baðnazlar, despotlar ve ödlekler;
Havasýz odalarda duman kiþiler;
Yoksulun cebinden aþýrýrmýþ
Beþikleri yutturanlar altýn diye.
Durgun batak, leþ kokulu batak!
Atýmý getirin benim, kýr atýmý!
Bataktan dörtnala çýkmak gerek!
Sosyal Medyada Paylaşın:
Oktay Rıfat Horozcu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.