ŞELNİKEL (masal şiir - şarkılışiirlimasal)
icarus
ŞELNİKEL (masal şiir - şarkılışiirlimasal)
ÞELNÝKEL
içinde
henüz ýslanmamýþ günlerin
telaþlý zamanlarý
zamansýz yüzünde
ansýz bir durak
duraksýz sesinde
belli belirsiz bir kýrgýnlýkla
geldi
_hoþgeldin
ben.. (9mayýspazartesi1994ankara)
ÞELNÝKEL
Uzak masal ülkelerinden birinde, dört bir yaný ütopik daðlarla çevrili, kocaman bulutlarý bu daðlarýn ancak yamaçlarýna çarpan, sabahý güzel akþsamüstüsü sarhoþ gökyüzüyle, denizleri bir baþka renkte, baþýnda berberler sonunda elmalar olmayan, aslýna bakarsanýz gerçekte masal bile olmayan bir masal varmýþ.
Dilden dile anlatýlmamýþ. Zaman olmadan yaþanmýþ. Yalnýz iki serçe kuþun, iki týrtýl böceðinin, iki hipopotamýn ve benim ve senin bildiðin bir masalmýþ bu.
Þarký demiþler, þiir demiþler olmamýþ. Bulut demiþler, rüzgar demiþler olmamýþ. Hiç bir þey demiþler yine olmamýþ.
Biz þelnikel diyelim. Diyelimde artýk baþlasýn þelnikel. Hiç unutulmasýn, hiç anýmsanmasýn. Öylece dolaþýp dursun gökyüzünde. Korktuðum karanlýk rüzgarlý havalarda bir tokat gibi çarpsýn insanýn yüzüne, çarpsýnda unutalým herþeyi ve hep anýmsayalým..
büyük ve çok önemli kararlarýn alýndýðý ‘karar evi’ ndeyiz þimdi. alýnan son karara göre þarký söylemek yasaklandý (bu karar bundan bir kaç yüz yýl önce ‘þarkýlara inanmayan’ ülkesinde de alýnmýþtý ama bu baþka bir hikayedir). önce gevrekçileri susturdular sokak aralarýnda þarký söyleyip simit sattýklarý için. sonra sýrasýyla kuþlarý rüzgarý ve hamam böcüklerini.. ve insanlarý. þarkýcýlarýn hepsi sustu. ben i bulamadýlar. daha doðrusu ben i gördüklerinde sadece gözleri þarký söylüyordu anlamadýlar dokunmadan çekip gittiler.
tepki çok büyük oldu bu saçma sapan karara tüm aðaçlar oturma eylemi yaptý. þelnikel in güneyinde yaþayan elfida güzel bir sabaha karþý rüyasýnda öðrendi bu kararý ve itaat etti. o gün hiç þarký söylemedi ertesi gün daha sonraki ve ondan sonraki gün de..
iþte elfida yla ikinci kez karþýlaþma bu günlere rastlar. bir þey gibiydi bir þey gibi sýcak. hiç olmadýðý gibi heyecanlý ürkek telaþlý capcanlý cesur ve bilinmezliði o kadar güzel karþýsýnda duruyordu ben in. ne çok þey vardý konuþacak nasýl merak ediyorlardý birbirlerini ben ve elfida. ve elfida þöyle dedi
bir kuþ uçumu uzaktayým sana
yani martý gibi uçarsam
günbatýmýna
serçe gibi uçarsam
ancak ertesi sabaha
ayný gökyüzüne bakar
gözlerimiz
elfida hiç olmadýðý kadar özlemiþti hiç olmadýðý kadar mutluydu ve hiç bilmediði kadar ben in güzeldi gözleri. ben aptal olmuþtu ve bir çalýntý yaparak þöyle demiþti önce
þimdi sen gidiyorsun
git
gözlerin durur mu
onlar da gidiyorlar
gitsinler
oysa ben senin gözlerinsiz yapamam bilirsin
sonra gökyüzünde gezdirdiði gözlerini avucuna koyup ellerini sýmsýký kapatýp þöyle demiþti ben
noluuur dokunmaaayyýýýnn banaaaaaaaa
rahaaaaat býraaaakýýýýn
sürüüüp gitsiiiinnn buuu rüüyaaaaaaa
uyaaandýýýrrmaaayýýnnnnnn
ve en sonda þöyle demiþti
yoksuluz gecelerimiz çok kýsa dörtnala seviþmek lazým
oysa yoksul deðildiler geceleri uzundu ve ikisi de seviþmeyi bilmiyordu ve ne yapmýþtý ben þarký söylemiþti nasýl olurdu açýk açýk þarký söylemiþti ama nasýl olurdu elfida da þarký söylüyordu gözleriyle elleriyle ve dudaklarýyla.
iþte böyle baþladý hersey birdenbire. uzun yýllar mutlu yaþayamadýlar elfida ben ve birdenbire. þelnikel de hala þarký söylemek yasaktý oysa þarký söylüyorlardý birdenbire elfida ve ben. kararlar evinde hergün yeni kanunlar çýkýyor ama elfida ve ben ve birdenbire bilmemezlikten geliyorlardý herþeyi. bu böyle gidemezdi çünkü elfida nýn kraliyet soyundan gelen ailesi elfida yý çok iyi yetiþtirmiþlerdi. sonunda aralarýndaki kan baðý elfida nýn özgür çocuk kadýn ve þarkýlý sonuna kadar yaþanasý dünyasýný alt üst etti.
ben ellerinin büyüklüðüne bir türlü alýþamamýþ bir çocuktu. þýmarýktý öyle belli bir yerde kalamaz birçok þeyin farkýna varamadan yaþayýp giderdi. yapmayý düþündükleriyle yapmasý gerekenler nedense hiç ayný olmamýþ ve bu yüzden ne yapacaðýný þaþýrmýþtý. caným diyordu elfida ya caným derken korkuyordu özledim seni diyordu derken çok korkuyordu yüzüne ellerine dokunuyordu elfida nýn çok korkuyordu ama elleri kocamandý bu yüzden herþeyi saklýyabiliyordu.
elfida artýk her gün ilk iþ olarak karar evi ni telefonla arýyor ve son çýkan kararlarý ilk aðýzdan öðreniyordu ve bunlarý ben e de kabul ettirmeye çalýþýyordu. ben huysuzlaþmýþ mantýksýzlaþmýþ ve hýyarlaþmýþtý ama saçlarý hala kývýrcýktý. elfida yý çok sevdi sevgisi bencil deðildi elfida yý çok üzdü üzü yalandý herþey yalandý.
birden bire bir þarkýyý yalnýz ben söylerse eðer birden bire o þarkýyý elfida söyleyecek diye yasaklarsa karar evi birden bire ne yapsýndý yani þarký söylemesemiydi ben.
neyse ben bunlarý her düþünüþünde biraz daha küçük hissetti kendini bulutlarla karþýlaþtýrýnca.
gelelim elfida ya. elfida aslýnda sað eli saçlarýnda sola doðru hafifce eðilmiþ özgür bir aðaçtý þelnikel de. güzel havalarda keyfine diyecek yoktu bir þarký uyduruverirdi hemen ne kadar hipopotam varsa çevresindeki 10 metre yarýçaplý hayali daire içerisinde hepsi dans etmeye baþlardý. yalnýz þarký söylemezdi yaþamasýný da bilirdi söylediði þarkýlarý elfida bilirdi ama karar evi vardý birkere ve her þarký için izin alýnmalýydý ordan çocuk þarkýlarý için bile. bu yüzden hep bir burukluk vardý gözlerinin derininde yalnýz ben e bakarken ama ona gerçekten bakýnca bakýpta o en güzel þarkýlarýndan birini söyleyince unutunca karar evi ni ve kraliyet ailesini býrakýnca kendini gökyüzüne tertemiz olurdu gözleri berrak bir su gibi öpüldüðünde ýslak.
hiç unutmam bir gün en güzel bahar giysilerini giymiþ teninin en güzel kokusuyla ben i sarhoþ etmiþ ve bir uçurumdan aþaðýya atmýþtý kendini ben i peþinden sürükleyerek geceydi ve gökyüzü büyüyordu.
þimdi o kadar fazla zaman geçmedi tüm bunlarýn üzerinden (hatýrlayalým þelnikel zamansýzdýr) ama nasýlsa birdenbire ydi ama o kadar uzaktaydýlar birbirlerinden ve ben þöyle dedi
yol yorgunu bulutlar
darmadaðýn
renk ahenk
gökyüzüm
þimdi akþamüstü
susup beraber
4 dakikalýðýna
bir þarký dinledik
neden sonra
nereye nasýl
gitti
gözlerim bir
renge takýldý
nereye gitsem ayrý kalacaðým
ne söylesem uzak..
ben aðlayamýyordu aðlamýþ gibi yapýyordu çok acýyordu ama gözyaþý yoktu ve ben þöyle bir þarký söyledi son defa
yollarýmýz buradaa ayyrýlýyooorrr
artýkkk birbiiiriiimizeee ikiii yabancýyýzzzzz
ne kadaaar acýýýýý olsaaaaaaaaaaa
ne kadar güçççç olsaaaaaaa
herþeyiiiiii
evett herþeeyiiiiiiiiii unutmalýyýýýýzzzzz
hiç yaþamamýþçasýnaaaaaaaaa
hiç sevmemiþçesineeeeeeee
unuuuuutuuurrrsuuuuunnnn
ogünlerimiziiiiii gecelerimiziiiiiiiii
o günlerceeeeeeeeee
gecelerceeeeeee
seviþmelerimiziiiiiiiiiii
o günlerceeeeeeeeee
gecelerceeeeeee
seviþmelerimiziiiiiiiiiii
...
herþeyiii evett herþeyiiiii
unutmaalýsýýýýnnnn
hatttaaaaa bütünnnnn yazdýklaaaarýmýýýýýýýý
satýrr satýýrýýýýýnýýýýýýý
ve ben sustu ilk kez karar evi ne karþý gelmedi hayatýnda ve elfida þöyle dedi
tamam
.
.
.
uzaklar yetmez ben e kara hava ve deniz taþýtlarýyla günlerce süren bir yolculuk baþlar günlerce süren bir düþ ünce baþlar
masallar geçer
þarkýlar geçer
þarkýlý masallar geçer
acýlar geçer
herþey kendini devamlý yenileyen bir öykü
avuçlarýmýzdan
kayýp giden
umut kayýklarý
hergün biraz daha güzel
güzel olduðu kadar kötü
kötü olduðu kadar
büyük
bir
yalan
kim inanýr
ben in cebinde
bir avuç
þelnikel
topraðý taþýdýðýna
þelnikel in topraðý büyülüdür kim ki bu topraðý kuþluk vakti suya býrakýr su balýklanýr diyelimki kar yaðýyor hava soðuk buz gibi ve hiç kuþ yok kim ki þelnikel topraðýný böyle bir havada rüzgara býrakýr gökyüzü kuþlanýr ve tüm bunlarýn tam tersi de olur yani balýklý bir suya deðen toprak suyu kuþlu bir göðe deðen toprak göðü öldürür
ben ölümü bilmez
bilmediðini sevmez
kendi kendini yok eden þelnikel
bir türlü bitmez
bitemez
elfida bir yerlerde
bir þarký söyler
uzaklar ben e yetmez
ayný þarkýyý
ben de söyler
ve bir gün ben
büyük okyanusun ortasýnda
bir albatros kuþu görür
sol ayaðýnda bir not
ben kuþu yakalar
kimin yazdýðýný ne yazdýðýný kimsenin bilmediði bir gizdir bu not. ben notu okuduktan sonra cebinden çýkardýðý bir avuç topraðý rüzgara /býrakýr albatros ölür/ rüzgarda savrulan toprak suya düþer /balýklar ölür/ ben günlerce titrer ölü balýklar sahile vurur fýrtýna baþlamadan önce bir cenaze töreni baþlar okyanusun ortasýnda ve fýrtýnayla beraber biter herþey. iki insan günü süren töreni elfida nýn isteðiyle ben den baþka kimse bilmez ve kimsenin gelmediði törende ben ruh için göðe üç el ateþ eder açýlýþ ve bitiþ konuþmalarýný baþka kimse olmadýðý için ben yapar baþkada konuþma olmaz zaten ben in hangi þarkýlarý da söylediðini bilmiyoruz. fýrtýnayla beraber biten bu törenden geriye yalnýzca bir kaç damla gözyaþý bulunabilmiþtir okyanus suyunda. bir rivayete göre elfida hala yaþamaktadýr ve tesadüflere inanmaktadýr ama bu fikri savunan tarihcilerin sonuncusu yüz insan yýlý önce ölmüþtür.
ben ruhsuz vücuda (ceset) yer (mezar) bulmakta biraz zorlanmýþtýr. þelnikel gerçekte olmadýðý için ruhsuz vücuda gerçek bir yer bulmak gerekmiþ. gerçek olan tek yerde insanlarýn gerçekte yaþadýðý yerlermiþ.
eðer bir gün
bir akþamüstü
ben le karþýlaþýrsanýz
ve gözleriniz siz farkýnda olmadan
þarký söylerse
ve tesadüfe bakýnki
ben de ayný þarkýyý
söylüyorsa
iþte ancak o zaman
ben size kalbini açar
iþte o zaman
elfida nýn mezarýnda da güller açar...
Þimdi Þelnikel de akþam. Bu gece Ben yola çýkýyor. Uzaklara, Þelnikel’den çok uzaða gidiyor. Karar Evi’nde ise büyük bir þölen var kraliyet ailesi þerefine. Ve son alýnan bir kara göre artýk masal yok Þelnikel’de.
Zaten Þelnikel diye de bir masal olmadý hiç bir zaman..
özgür temiz.. (9mayýspazartesi1994ankara)
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.