yazdýklarýma inanma daha seni sonbahar’sýz zor seçiyorum tutturamýyorum kaf daðý’ný bir türlü fecr-i ati’ye geçiyorum
baðrýmý nasýl ezdiklerini domates misali endülüs’te ince belli rakkaselerin topuk uçlarý yaralarýma tuzlu salçalar sürülsün diye biraz da oralarda azalacaðým nüksediyorum sanki yeniden, paris’in gizli tünellerini yazacaðým
biliyor musun çok üþüdü kalbim ülke’nizde bitli yorganýmý tam roma’nýn göbeðine atacaðým fahiþeleri yakmak için tümülüs gibi yýðýlan odunlardan bir kucak dolusu çalacaðým nasýl olsa yok sultanlar daha elhamra’ya sýðýnacaðým