Islak bir güz gününde eþiðe sýðýnmýþ bulmuþtum seni... seçebildiðim tek yerin mahzun bakan gözlerindi öyle bir bakmýþtýn ki gözlerime... çamuruna aldýrmadan baðrýma bastým... titriyordun... üþümüþtün benim gibi...
Sarmalayýnca havlulara titreyen bedeninden ellerime yayýlan sýcak enerjini hissettim önce... o zaman baþladý seninle baðým... konuþabilseydin keþke...
Kokulu þampuanlarla yýkadým balçýktan kaybolmuþ tüylerini... bir kutu saç bakým kremi harcadým yumuþasýn diye... kuruyunca ne güzel olmuþtu altýn sarýsý tüylerin bir de onlarý fýrçalardým...
Karnýbaharý seven cinsinin ilki sen olmalýsýn bir keresinde mozaik pasta yemeni aðzým açýk seyretmiþtim unutmuyorum... garip ama asildin be caným...
Durup dururken çýlgýn gibi koþturmaný bana benzetirdi anneannen... hadi senin tüylerin uzundu ondan öyle gözüküyordun hem sen daha hýzlý koþuyordun... hiç iþte anneannen de böyle...
Sonra bir gün... ayaðýmda sallayarak uyuttuðum seni doðal yaþam alanýna salmamý söylediler bana mutsuz muydun? saçlarýmý yün sanýp tepemde oynamaktan mý sýkýldýn bilmiyorum... çok sevdiðim tüylerin dert olmuþtu baþýmýza... çok kavgalar ettim senin için ama kýzma...
Seni hiç unutmadým... yastýðýmdaki tüylerinin aðzýma girmesini bile özledim.. mozaik pasta yiyiyor musun hâlâ?
S.G
Sosyal Medyada Paylaşın:
Roza Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.