Mor tebessümlerin ýlýk sahibi,
Ýndus vadisinde izdiham yaratýrken
Ýklimi karaya çalan çoraklý topraklar,
Sel gibi akýp gidiyordu...
Ve balçýkla sývanan insan tabutlarý,
Kýzgýn Güneþin koynunda
Azgýn sulara gömülürken
Zaaflarýn konuðu geceler,
Kýsýr sabahlarýn umurundaymýþ gibi üryan,
Tir-tir titriyordu...
Ve Nanga Parbat’ýn en zirvesinden
Bir avuç çýplak insan eli,
Hasta ve baygýn bakýþlarla
Guguk kuþlu saatçinin varlýðýný özetliyordu...
Bekir Kalkan