çekyatedebiyatı-95

Farz edelim;

Mahallede,

Bir hýrsýz türedi,

Girmediði ev yok,

Yakalandýðý da yok!

Herkes tedirgin,

Kimsenin gözüne uyku girmiyor...



Mahallenin bekçisi var mý?

Var.

Muhtarý?

Var.

Ama

Ýdeolojik farklýlýktan dolayý,

Aralarýnda,

Ne güven,

Ne de iletiþim var...



Fakat

Muhtarýn Kayamakam ile

Arasý çok iyi!

Nerdeyse

Su sýzmýyor...

Sýkýldý mý?

Ver elini,

Kaymakam Makamý!

Çat kapý!

Bilmem gayrý,

Aralarýnda,

Ne varsa?


Ýkisi de

Birbirlerine þüphe ile bakýyor,

Ellerine bir fýrsat geçse,

Bir kaþýk suda boðacaklar,

Ama...


Hýrsýzý yakalamak zorundalar,

Bu hýrsýz,

Hem evlerine girebilir,

Hem de

Koltuklarýndan edebilir.


Vazife icabý,

Görüþmek zorundalar.

Ýç dünyalarýnda,

Birbirlerine karþý,

Kin, nefret,

Bir kuþak suda boðma,

Olumsuz olarak,

Aklýnýza ne geliyorsa,

Geçiyor ama



Netice;

Hýrsýz bir türlü yakalanamýyor,

Onlar ise

Çýkýp,

Mahalleye;

Ya kardeþim,

Bizim aramýzda,

Bu güvensizlik,

Ve iletiþim,

Kopukluðu varken,

Biz bu hýrsýzý yakalamayýz demiyorlar,

Vazife icabý,

Durumu idare,

Etmeye çalýþýyorlar!

Olan,

Milletin malýna oluyor,

Bu arada.

Aman caným,

Cana gelmesin de

Mala gelsin!


Sosyal Medyada Paylaşın: