AMERİKAN BİLARDOSUYLA PENGUEN

I.

Elleri el gibi kocaman
Beyazda bir nokta gibi kocaman
Kocaman boþluðun küçülttüðü her þey gibi
Biriyle kendini artýrýyor durmadan
Biriyle koyunlar gibi güdüyor ötekini
Ayaklarýný gizliyor bir köpekle
Evine dönerken sonsuza geçen
Göðü kullanýyorken maviye
Günümüzden sesler alýyor, sesleri
Sürekli, dingin, acýsýz
Acýmaktan kurtulmuþ yerlerine
Sonra duvardan duvara çizilerek
Ölü bir korkunçluðu taþýyor
Sen, hey, duvarlar gibi öldürülmek!
En yeni tam-tamlarý dünyamýzýn
Ya da kendisiyle býrakýlmasý insanýn
Sizi
Sizleri selamlýyor iþte.

Doðrusu elinizden ne gelir ki
Siz dolgun yaþamaya bakýn günleri.


II.

Çýkacaksanýz çýkýn, daha karar vermediniz mi?
Baktýkça bakýyorsunuz kendinize
Yetiþir! bu da hiç konuþmayan adam yapýyor sizi
Körükler, dev kapýlar, balýk solungaçlarý gibi
Emiyor sizi yalnýzlýk
Kurtarýp rahata geçirin ellerinizi
Ýþte bir kadýn kadýna geçiyor yürürken
Sizi alýyor, sizi ölçüyor, sizi yapýyor kendinize
Açýða koyuyor sizi
Bilip de söyleyemediklerinizi
Eve dönmeyi, yemek yemeyi, uykuya dalmalarý
Bana sorarsanýz ters çevirin uykularý
Alýn þu adýný ’ben’ koyduðunuz geceyi
Bakýnca göreceksiniz, daha bakýnca bir ötekini
Geceler, iþte geceler
Gündüzler, iþte gündüzler
Beyaza siyah penguen sürüleri gibi.

Ama elinizden ne gelir ki
Siz dolgun yaþamaya bakýn günleri.


III.

Bu gözler onunla az mý yaþadýnýz gözleri
Bu dudaklar onunla az mý seviþtiniz
Bana kalýrsa gözleri saklamalý
Eliniz yok mu, bastonla iþ görmeli
Ya da boþluða takýlmýþ bir eldiven
Asýlýn, kurtarýn hemen
Az þey mi kurtarýp rahat etmek
Ellerle gözleri
Bir penguen
Niþanla pengueni
Siz kýrmýzý yerler, kýrmýzý saçlar severdiniz
O penguen
Bir anahtar, bir pencere, bir horoz tüyü
O penguen
Çay masalarý, öðle yemekleri, gezintiler
O penguen
Ölmek mi diyoruz, susturun ölümleri
O penguen
Penguen penguen
Hiçlikle kesilen tahin helvalarý gibi
Güneþi eriten çocuk baþlarý gibi
Bir tramvay gibi, günümüzde köþe baþlarý yapan
Serüvenler, hafta tatilleri
Penguen
Vur düþür pengueni

Ama elinizden ne gelir ki
Siz dolgun yaþamaya bakýn günleri.


IV.

Her evde bir çekirdek gibi insan aðaçlarý
Ýnsan elleri
O penguen
Penguen penguen
Soðuk su tadýnda kadýn yüzleri
Bir sabah denizinde belirsizliðe giden
Dörtnala atlar gibi bitmezlik içinde
Örülmeden kazaðýnýz
Dokunmadan çorabýnýz iþte
Hayata yerleþen peþin iplikler gibi
Sevinme iplikleri
Kýskançlýk iplikleri
Beni biliyorsunuz ya, öyle sakin
Ýplikleri
Penguen penguen
Vur düþür pengueni
Ama nasýl, daha karar vermediniz ki.

Doðrusu elinizden ne gelir ki
Siz dolgun yaþamaya bakýn günleri.


V.

Siz deðil, o kadar ayrý gidiyor ki sizden
O ne mi, yaþadýklarýnýz belki
Bir umut oluyorlar sizden önce
Bir aþk oluyorlar, belki de bir ürperti
Siz sabahlarý þehirlere bakarsýnýz
Siz sabahlarý dünyalara bakarsýnýz þehirlerden
Bir deniz, bir itfaiye eri
Bir pencere sokaða girdi girecek
Damlarý çiziyordur istemenin elleri
Bir çocuk kiremitlerle karýþýyordur
Cam kýrýklarýyla bir kedi
Bir vapur girintiler yapýyordur anýlarda
Yaþamanýn hýzlarý gibi
Eski bir gündüzü açýyordur bacaklarýnýz
Ve elleriniz
Seviþenleri avlýyordur bir bitmeyende
Ölüler gülüyordur ölüler
Kýrýn þu sürahileri !
Soðukta durdurulmuþ boyunlar gibi
Ve iþte
Sizi gösteriyordur sizi
Bu yoksulluk odasý
Bu kupkuru tahta
Tahtaya geçiyordur düþünme sürüleri
Bir yaðmur bir yaðmur.

Ama elinizden ne gelir ki
Siz dolgun yaþamaya bakýn günleri.


Sosyal Medyada Paylaşın: