KALENDER
Geçesin ki kendinden, bu dünyadan geçesin;
Boyuttan soyutlanýp, mânâsýna geçesin…
Ne dilersen karþýna, önce kendine dile;
Dile ki düþmeyesin, utançta dilden dile…
Ferâset kýlýcýnla kibrini dile dile;
Benliði eze eze… Anca ýslâh olursun…
Yunusça nefes alýr, mýsralarda solursun.
Boþa deðil, nazýmla, çiðnedin bu elleri;
Bilirsin ki gül kokar; gül verenin elleri.
Bu düstûrla söz söyle gücendirme elleri.
Ýnsan insana gerek; idrâk et, ne olursun!
Dünya ahret, tarlanda, ektiðini bulursun.
Zaten, hayat deðil mi, baþlý baþýna çile?!
Dolam dolam tecrübe, ömrün zamana çile!
Hecehâne içinde çektiðin altýn çile;
Fark eder mi, sarrafý, bakýr dese n’olursun?!
Hikmetin mi sarsýlýr? Hepten mi kaybolursun!
Sanma iþim serzeniþ, kahir, kahýr, hep sitem…
Ýstem o ki; gör ben i, bakiyene hepsi tem…
Salih ERDEM / AYDIN
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.