kim bilir ne kadar zaman önce
sana katmýþtým kendimi
bana da seni
toplanmýþtý göklerden tek tek
yýldýzlara serili düþlerimiz
derilmiþti tek tek ýþýltýsý
yanmamýþtý ellerimiz
bir haziran öyküsünde bir gün
güpegündüz
yerleþtirilip kapkara bulutlar
birer birer gökyüzüne
sürüldü katran
kara çalýndý güneþe
giderken
dönüp baktým gidiþine
boynun bükük
var mýydý gözlerine düþen ýslaklýk
bilememiþtim önce
ve fakat
dönüp baktýn ya ýpýslak
çaðladý gözlerinden
kulaklarýmý saðýr eden sesin
"gidiyorken böyle
sen de git ve dönme"
ah sevgili!
önce sen
sonra ben
gittin
gittim
bitti aþk
ve bittik
hiçe yamayarak bizi
bizsiz kaldýk
þu an böyle bizsiz ve sessiz
öyle çok acýyor ki içim
atilla güler