Ýkbâl ile Ahbdullah, gittikten sonra Zâtî
Sonerʼe þöyle sordu: Kararýn niçin katî?
Ona cevâb olarak, þöyle konuþtu þâir:
,,Hakikî aþk deryâdýr; þiirler de cevâhirˮ
,,Derin deryâ olmadan, inci olur mu dipte?ˮ
,,Aþk lâzýmdýr evvela, kalem tutan edîpteˮ
Nevres eli koynunda dinliyordu sohbeti
Mevzuya renk getirdi söylediði þu beyti
,,Aþkdýr söyleden ey gül beni bülbül gibi hepˮ
,,Aþksýz söz diyemem aþk zebâným gibidir ˮ
Ahmet Paþa: ,,Beytiniz, serâpâ þahânedirˮ
,,Þiir inþâdýnýz da haylî üstâdânedirˮ
Ve Soner: ,,Hakikî aþk, âþýk ve maþûk azdýrˮ
,,Gönüldeki aþk deðil, þehevânî marazdýrˮ
,,Oyuncak etdiler aþký zamânýn aþk-bâzânýˮ
,,Usûl-i devlet-i aþka müceddid bir nizâm isterˮ
Nevres kendi beytini duyunca mesrûr oldu
Nemli yeþil gözleri, parlayan billûr oldu
Necâtî de bir kâðýt çýkardý sol cebinden
Þol beyitler döküldü, þiir andelîbinden
,,Dil sevdi yine cân ile cânân olacaðýˮ
,,Bîçâre bilir derdine dermân olacaðýˮ
Kemal: ,,Aþký bilmeyen ondan ictinâb ederˮ
,,Âþýkýn gözünü aþk, her gece þihâb eder
Çamlýbel; ,,Üstâd Nevres þiir inþâd edinizˮ
,,Güzel dostlarýnýzý, tekrar dilþâd edinizˮ
,,Âþýk âzürde derûn sûhte-cân olmalýdýrˮ
,,Mahv olup aþkla bî-nâm u niþân olmalýdýrˮ*
,,Hâlet-i aþký kolay sanma ki âþýk olanýnˮ
,,Baðrý kan gönlü yanýk eþki revân olmalýdýrˮ*
Soner: ,,Efendim þimdi, âþýklar ehl-i sefâˮ
,,Her civân istemiyor cihânda derd u cefâ
Soner ÇAÐATAY (00:17) 18 Temmuz 2011 / Wuppertal / Almanya
Kelimeler:
Cevâhir: Cevherler / Ýnciler
Dil: Gönül
Dilþâd: Mutlu
Zebân: Dil
Serâpâ: Tamamen
Þihâb: Ateþ saçan yýldýz
Ýctinâb: Kaçýnmak
Eþki revân: Gözyaþý akmalý
Âþýk âzürde: Kalbi kýrýk, gücenmiþ âþýk
Sûhte-cân: Caný / gönlü yanmýþ
Bî-nâm u niþân: Nam ve niþansýz
Andelîb: Bülbül
Aþk-bâzân: Âþýklar
Usûl-i devlet-i aþk: Aþk devletinin temelleri (ki ben bunu kendi aþk anlayýþýmla ,,Aþka Vedaˮ ile yaptým)
Not: Þiirdeki konuþmalara ait cümleler bana aittir.
Not: (*) bu iþaretin olduðu beyitler Osman Nevresʼe aittir
Not: Þu beyit Necatiʼye aittir.
,,Dil sevdi yine cân ile cânân olacaðýˮ
,,Bîçâre bilir derdine dermân olacaðýˮ