tüpsüz dalmýþ karanlýðýna boþluklarýn
havasýz
soluksuz
ve yapayalnýz
geçiyor günler(!)
ýþýðýna hasret kalýnan güneþ
sürmüþ gözlerine tüm cimriliðini
açmýyor bir türlü
açsa ya birazcýk
çýnlýyor bir hýçkýrýk sesi
bekareti yitik kulaklarda
aðlýyor güneþ baðýra baðýra
öyle ki
koþturup geliyor rüzgar
neler oluyor diye
çoktan varmýþ yanýna bulutlar
ýslak gözlerini güneþin
hep bir elden siliyorlar
ve sýkýnca mendillerini
doluyor soluklara
toprak kokusu
mis gibi
dediði o ki
kötü sözler söylemiþ ay
aymaz tavýrlarla
baðýrmýþ, çaðýrmýþ
yok yere
gecelere küsmesin diye
öfke bürümüþ gözlerini güneþin
ve aþmýþ kýrgýnlýðý haddini
bundanmýþ iþte bu hali
bir süre sonra
rahatlayýp da biraz
hafifçe aralayýnca gözlerini
yavaþça uzaklaþýrken bulutlar
denizin kollarýnda kulaç kulaç
sýcaðýndan yanan rüzgar
þimdi
dilinde güzel bir þarký
yüreðinde eski sevdasý
ellerinde beyazýn temizliði
güneþin masalý bitmedi
tüpsüz dalýþlarýn ortasýnda soluksuzluktan kaybolan adam
uzatýyor elini güneþe
ortalýk yangýnlarda
-þimdi biraz aþk molasý-
atilla güler