Gecenin Köründeyim
Gecenin köründeyim ýþýklarýn yavaþ yavaþ vuslata çýktýðý saat’deyim
Çok bilinmeyenli denklemin ortasýnda ,sessizliðin en tepesindeyim
Ay’ýn saltanatýnda derin duygularýn fýrtýnasýndayým
Bezmiþliðin doruk noktasýndan seyre dalmýþýn þehri
Zehir zemberek hislerden kurtuluþu ararken gecenin körüne vardým;
Zümrüt gibi tepede duruyordu huzur karanlýðý yardým huzuru kaçýrmaya geldim.
Kendi dünyamýn kendi sarayýnda kendi sarayýmýn zindanýndayým
Yalnýzlýða bulanmýþ kaðýtlarla beraber tutsak kaldým buralarda
Ürpertmiyor aksine tebessüm ettiriyor bu havayý kapsayan koyu renk
Her þeyin üstüne örtü çekilmiþ , gözler kapanmýþ ve yaþanýlanlar unutulmuþ gibi...
Gecenin köründe bir delikanlý hayýrdýr inþallah diyen mahalle kadýnlarýnýn dedikodularý yok
Sokaklarda sessizlik yanký yapýyor ve vuruyor o duvardan o duvara ...
Sanki hüzün çökmüþ dünya’ya her þey durmuþ ve tutsak kelimeler serbest kaldý
her þey söylendi kaðýtlara gecenin köründe bir ben birde kaðýtlar ayaktaymýþ,
Bir günü daha yolcu ettik gidenlerin ardýndan kalan koyu duygular olur ya
Ýþte biz o koyu duygularýn keyfini sürüyorduk...
Koyu renk çökmüþ her yere hiç çýkmayacak bir leke gibi yapýþmýþ
Çýkmasýnda hep benle kalsýn ve ben yine gecenin köründe kalayým
Yine hüzünlü müzikal gibi eþlik etsin bana ve ben yine saray zindanlarýn mahpus yatayým...
Oðuz ERTÜRK...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.