OLUM ve ÖLÜM
O þehvetli vakit saat dolmadan,
Bezm-i elest nidasýný duymuþum.
Anam babam tam vesile olmadan,
Her nasýlsa “ol” emrine uymuþum.
Habersizken ne aktan ne karadan,
Bir hücrede biçim vermiþ yaradan,
Dokuz aylýk zaman geçmiþ aradan,
Bu dünyaya ölmek için doðmuþum,
Ne çaresiz, nede aciz kalýnmýþ,
Göðüs coþmuþ, emmelere dalýnmýþ,
Ana rýzký payýndan pay alýnmýþ,
Tam üç sene, ak süt ile doymuþum.
Öyle böyle dahlim yokken gelmeye,
Akýl vermiþ iç yüzünü bilmeye,
O “ben” denen sert kabuðu delmeye,
Bu güne dek salt acemi, toymuþum.
Ne arzým var ne talebim sonuçta,
Hiç iradem yok ki bunca oluþta?
Aklým erip týrmanýrken yokuþta,
Anladým ki rolümdeki buymuþum.
Bende deðil bütün hüner ondaymýþ,
Ýþin sýrrý baþta deðil sondaymýþ,
Ayniyete agâh olmak bundaymýþ,
Anlayýnca gayriyet’i kovmuþum.
Tevhit gibi gözlük vermiþ gözüme,
Bu sebeple gem vururum sözüme,
Ýllallah’tan ateþ düþtü özüme,
Dumanýyla ikiliði boðmuþum,
Aþýndýrmýþ zaman mekân törpüsü,
Yivle dolmuþ bedenimin örtüsü,
Ne garip ki iyisiyle kötüsü,
Ellerimle mezarýmý oymuþum.
Ýlk geldiðim yere varayým diye,
Bedeni topraða karayým diye,
Beyaz kefen ile sarayým diye,
Yaralýnýn yarasýný soymuþum.
26.01.2011…Mustafa YARALI
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.