Bahar güllerini esti estiridi geçti , yaz asarýný topladý demlenerek çekildi geçti , eylüller hasat zamaným ’ gel ’ dedi geçti , nadasa býrakýlmýþlýk ise beni gün be gün eritip geçiriyor .
hayat her gün renkli hediyeleriyle , yeniden yeniden dirilerek varlýðýna ömür katýyor , her mevsimim hazanlara hasatlara nadaslara býrakýlmýþ olsa da , her daðýn kendine mahsus meyvesi çiçeði kokusu rüzðarý vardýr.
kara daðlar kara renkli bulutlarýndan, saðnak saðnak yaðdýrsa da dumanýn isin, genede ýþýklardan yol çizerler kaderlerine ,
iþte nedendir çözemem, efsunlu efsane halleriyle hýfsýnlaþarak , daðýn ne öfkesi kalýr, ne paniði, ne de bir çið düþmesi yanýðý bu sebeblemidir “güllerin aþký” daðlara meydan okuyor, sabun köpüðü kokusunda durulanýyor, gittikce kokulanýyor su perisi arýnýyor o pýnarlarda , zaten temiz olan bedenini , beyaz saf düþleriyle sarýp sarmalayýp, yeþil kaftanýna bürünüyor,
cemre düþlerini gelmeler çeþnisi yapmýþ, uyuya kalan baharý uyanmýþ , þiirindeki varlýk mana nadasýna kalsada kýþa çevirse de, birbirlerine ölümler zülümler özlemler yaþatsa da , her geçen gün ayrý bir tazelik olgunluk ve özlemle ... daðlarýn ceylanýn su perisinin baharý direniyor ,
kýnalanmýþ topraðýn yeþile bürünmesi gibi , kýnalanmýþ kubranlýk ceylan gibi , kýnalanmýþ gelinlik kýz gibi , kýnalanmýþ er gibi ,
aslýnda …asýl ve asil aslýnýn aslýsý yapýyor… Güneþ onlara yakýn , onlar güneþe uzak , sevda olan uzaklýklar , sevda olan yakýnlýklara baðlamak kadar , kendilerine olan yakýnlýðýna bakýyor , þaþkýnlýklarda bunun için yaþanýyor , tarif edemeselerde cevabýn bulamasalarda , hissediyor biliyorlar
bu bir görev mi ? bu umidini yitirmek mi ? yoksa yoksa ne yapacaklar mý ? su akar ya , yataðýný bulur ya , belki de o tatlý suyu , her yere daðýtan musluk , her kulaða konuþan aðýz , onu asil aslýnýn fas fas fakiresi yapar , önemli olan farklýlýklar ise asil kaliteli yapar
belkiler biter mi , daðlar aðlar, aþk aðlar , gözyaþýndan okyanus olur,