Kuþ ve dev çok çâresiz; her ikisi azapta
Çýrpýnýyorlar son kez, sona yakýn etapta
Dev kuþ da gagasýyla, mârýn gözüne vurdu
Son bir hamle diyerek, dev, býçaðý savurdu
Ve sapladý yýlanýn, pullu, kalýn boynuna
Yýlan kanlar içinde, düþtü devin yanýna
Fakat dev kalkamadý, düþtüðü taþlý yerden
Hiçbir þey kalmamýþtý, gözlerindeki ferden
Dev, kanlar kusuyordu, aðarmýþ sakalýna
Belki yem olacaktý, ormanýn çakalýna
Kuþ, baþýný dayadý, kanlý göðsüne devin
Sýcaðýný hissetti, kalbindeki alevin
Koca bir ömür verdi, kuþu yaþatmak için
Onunla doldu içi, içinde mahfî hiçin!
Ervâhýn nevâsýydý, kuþun âh u figâný
Bu ses için terketti, dev içindeki câný
Bu kuþta pinhân idi, kâinattaki her sýr
Sýrrýna ermek için, varlýk oldu bir sýfýr
Ölmeden önce ölmek, þart ebedî gülmeye
Madde karanlýðýný, nûr-u aþkla delmeye
Devin baþýnda durdu, kuþ, içini çekerek
Ve gözlerine baktý, ince boynu bökerek
Koca dev üþüyordu, titriyordu bir yandan
Tüyleri ýslanmýþtý, yaðmur gibi giryandan
Onun üstüne gerdi, kuþ uzun kanadýný
Isýtmak için biraz, manevî nevzâdýný
Kuþun gözyaþý aktý, devin dudaklarýna
Yanaðýný dayadý, solgun yanaklarýna
Aþktan akan gözyaþý, rûha gençlik iksiri
Ancak hür aþk kurtarýr, bedendeki esiri
Soner Çaðatay / 25 Aralýk 2010 / Wuppertal
Kelimeler:
Mâr: Yýlan
Giryan: Aðlamak
Nevzâd: Yeni doðmuþ, bebek
Ervâh: Ruhlar
Nevâ: Ýnilti