suskun aþklarý dinliyorum monsieur
Montmartre merdivenlerinde yalnýzlýðým ve ben
rüzgâra karýþýyor eski bir zaman sarhoþluðu
dudaðýma konarken baðýndan kopan ekþi üzüm
þaraba kesiyor gözyaþ(lar)ým
ne kadar yakýþýyor bu þehrin ruhuna
þemsiye ve pardösü
yosunlu basamaklarda yýkanýrken
yirmili yaþlar
güneþ pelerinini örtünür akþamüzeri serinliði
içini çeker Puccini
Mimi, Rodolfo’nun hüznünde içre
geyþanýn tükenen sabrýna kan damlatýrken hançer
aðzýndan öper kederi Madam Butterfly
baþlar ölü kadýnlar aryasý
la bohéme
Cihangir merdivenlerindesiniz monsieur
gülüþünüz yüzünüzde unuttuðunuz eski bir ayýp
kirli sakallarýnýza saklý keþiþliðiniz
küçük bir çocuk kadar günahkâr
belli ki o yýllar
elleriniz ve sevginiz
ve öpüþleriniz kaçamaktý
anlamýndan
öyle ya
siz karar verirsiniz
bir duygunun ne kadar yaþatýlacaðýna
ve yaþlýlýðýn ne zaman saçlarýmýza asýlacaðýna
hatýralarda kalmýþ aðrýlý bir þarký
taþ yokuþlarda
la bohéme
nasýl da yakýþýyor aþk
birbirinden uzak hayatlara
ama en çok bir kadýnýn yüz çizgilerine
ve bir erkeðin gururuna...
_asmin_