Eylül yaprakları
içimde uçuþan eylül yapraklarý
gökte ayaz, yerde çið taneleri
yanaklarý üþümüþ sokak lambalarýnýn
dal salýncak rüzgarýn kucaðýnda
gönül sitemini buðulu gözlerle iletirken arþa
ucu sararmýþ býyýk altýnda sus dudaklar
tantavi festivalinde dans ediyor rüzgar
mehteran bir þölen,
yalnýzlar kýyýsýna amansýz düþüyor gam
sonrasý göz gözü görmez þehrin pususu
o boþlukta duruyordu vezir
gördüm;
iki gözüm önüme aksin ki gördüm
aþkýn þarabýndan yudumlarken vezir,
dudaklarýndan akan kaný gördüm
piyon hamlesiyle þaha sürdü veziri zambak
buhranla dizlerinin üzerine çöktü vezir
sararmýþ mevsimin orak aðzýndan göçerek
gölgesi yükselen hayallerin kýyýsýna düþtü
artýk vezir yoktu
titredi içim
en sadýðýný kaybetmiþti þah
faili meçhul bir cinayetin sessiz tanýðý ben
boynu kýrýlmýþ güllerin kefensiz yatýþýnda esrar
narkotik yüreðimin ortasýnda eza
çakýlan çivideki çekiç darbeleri gibi zonkluyordu beynim
þah, þah, þah
sokak çocuklarý da üþüyordu artýk
sabahçý kahvelerinde yaþlý delikanlýlar
buðulu camlarýn ardýndan üflerken sigarayý
ciðerden öksürük sesleri ile bozuluyordu sessizlik
her gece ayný manzara
yalnýzlýktan bolca nasibini almýþlar
tahta masalarýn etrafýna iþtahla toplanýrlar
ne geçmiþten güzel anýlar,
ne gelecekten umutlu bir haber
yinede siyasetten çýkmazlar
içimde uçuþan eylül yapraklarý
bir umut besliyorum yarýna
yaþam denilen bir yer var
biliyorum gerisi sadece teferruat…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.