Geçemedim Leylam! ne canýmdan ne dünyadan
Halen uyanamadým otuz üç yýllýk derin uykudan
Yine akþam oldu ve yine sen varsýn loþ odamda
Bir sen unutmadýn beni, þu yalancý boþ dünyada
Hiç kimseyi terketmedin, ahde vefasýzlýk bizdedir
Bizim gibi aciz kullarýn ahde vefasý, hep sözdedir
Veremedim hakkkýný, bundan münkesirim
Olamadým benden, ben bedenimde esirim
Aþamadým Leylam! þu etten kemikten duvarý
Geleceðim sana! beyazlar içinde bir gece yarý
Kimseler görmeden, duymadan ayak seslerimi
Adýný zikredeceðim, verirken en son nefeslerimi
Kime anlatayým seni, kim anlar ki seni beni?
Ýlah edinmiþ herbiri, yarattýðýn naçiz bedeni
Yüce adýný kitaptan silip mektepten kovdular
Bir putun etrafýnda sessizce tavafa durdular
Acýyorum onlarý görünce öyle boynu bükük
Boþver affet! onlarý da, sende kalsýn büyüklük
O affýn olmasaydý, kalýr mýydý taþ üstünde bir taþ?
Ýþte o zaman eðilirdi sarý baþaklar gibi herbir baþ
Ne kötülüðün dokundu ki bunlar seni býraktý?
Ýyilikten maraz doðarmýþ, bu sözüm hep haktý
Kendini bildiðin gibi seni bilebilseydim âh keþke
Baðlanmazdým iki alemde, ne saraya ne de köþke
Seni andýðýmda canlanyor afakým ve enfüsüm
Nurundan bir parýltýdýr! anlýmdaki beyaz süsüm
Seni kimseye anlatamadým kalbim bundan münkesir
Nuh gibi nida ediyorum!: Rabbi innî maglubun fantasir !
Birgün sorarsan bana ne hediye getirdin Soner?
Gözyaþlarýmý getirdim sana, kabul edersen eðer
Ýdrakým almýyor, nasýl sakladýn gülü bir hârda?
Ya o balýklarý, sularý Ýbrahim’in atýldýðý nârda
Kullarýn ettiði zulumlerin sebebi sen deðilsin
Huzur-u mahþerde müfterilerin baþlarý ezilsin!
Hiç umar mýydýn, bir damla su karþýna dikilsin!
Sana inat kendi boþ heva ve nefsini ilah bilsin
Hiç umar mýydýn, beþikteki çocuk birgün büyüsün
Ýyiliklerini unutup ta mezara kadar sana küssün
Hiç umar mýydýn, o varlýk kendi güzelliðine tapsýn
Naçiz bedenini, aynalarda kendine mabed yapsýn
Eðer tutmazsan elimden, sendeleyip düþerim!
Ben bir melek deðilim, sadece aciz bir beþerim
Mazhar olur muyum aceb günün birinde affýna?
Seni seviyorum desem aceb gider mi tuhafýna?
Mücrimim, seni sen olduðun için seven bir mücrim
Seni seveceðim hep, isterse cennet olmasýn ecrim
Nasýl kýskanmam, arþýn etrafýnda dönen melekleri?
Sana hep sadýktýrlar; affet bizim gibi dönekleri
Seni andýðýmda gözlerim ýslanýyor aceb neden?
Hasret katreleridir yanaklarýmdan süzülüp inen
Geneki varsýn yoksa boþ kalýrdý þu koca han!
O nurundan bir parça þuledir tavanda yanan
Koca âlemde, kalbimin yalnýzlýðýný dindirdin
Huzursuz gönlüme indinden sukunet indirdin
Eskiden ben, bir saldal idim dünya da bir derya
Þimdi ben onu sallýyorum, bir oraya, bir buraya
Bazan üzüldüm sana, nasýl bilinmez o kýymetin?
Bunun için kopmasý mý gerekiyor kýyametin?
Hiç görmediðim birine âþýðým, hüznüm bundan
Vazgeçse de o benden, ben vazgeçmem cânândan
Yârim haber göndermiþ, seven ölümden kaçmaz!
Gitmezsem, bir daha kapýyý yüzüme açmaz
Görmeden bu kadar sevdim, ya birgün görürsem?
Ne mutlu bana adýný anarak ölürsem
Soner Çaðatay / 21.04.2010
kelimeler:
münkesir: kýrýk
,,Rabbi innî maglubun fantasir “-(Yâ Rabbî!) Maðlûb oldum, bana yardým et!...” (el-Kamer, 10)
har: diken
müfteri: iftiracý
nar: ateþ
þule: ateþ parçasý
tavan: isteyerek ve itaat ederek