Çinliler geldiler,lokanta açtılar pazarın içinde

herþey seninle baþladý gözümle gördüðüm,kördüðüm
tüm olanlar arkasýnda,aynada gülen canavarlarýn
kan kokusu yayýlýyordu,haþereler yuvalarýný terk etmiþti
kalýplar söküldü,ikinci kat bitmiþti
sen çömeldin karanlýða birden ve ayrýlýk bilmezdin
martýlar çýðlýk attý,ben ayrýlýklarla yaþadým

marketler boþalmýþtý,on üç gün sonra kavradým
radyoaktif isterikler çoðaldý etrafta
þiirsel pozlar geçti saðýmdan,solumdan
kasvet etrafýmý dolandý otuz üç kez
aðladým.

konserve kahkahalý bir komedi yankýlandý odanýn içinde
kedim aðlayýp durdu,bitmiþ konservesi
bloknotumda þiirlerim kalmýþtý kargacýk burgacýk yazýlarým
bulandý tüm macerasý arka mahalle çocuðunun


Meksika’da bir papatya tarlasý geliyor önüme
New York’ta iþsiz gezen Hindu’lar
gökdelenlerden ödü patlayan veletler,asýl ilginci:
Çinliler geldiler ,sonra lokanta açtýlar pazarýn ortasýnda
maskeler sattýlar,kendi yörelerine özgü
fon müziði tamamen anlamsýzdý o gün için


"tüm bu anlatýlanlarda ne demek?"dedi arkadaþým Cengiz
O’na sus iþareti yaptým,sustum,böyle uzadý zaman
otururken Namýk Kemal’in bir benzeri girdi kapýdan içeri
Zülfü’den kuþburnu çayý istedi,biz bekledik sabýrla
"Vatan yahut Silistre!"diye haykýrsýn
lütfen dönüp bize bakmadý bile,ödedi hesabý,gitti.

1987.alýþýlagelmiþ duruþumla Feneryolu Ýstasyonu’ndayým,yaðmur yaðýyor
caným çorba çekiyor;cesurum,maceraperestim,pervasýzým
John Lennon’u tanýmýyorum,Pink Floyd filan dinlemiyorum
saman çöpü kadar deðersizler var,etrafýmý dolaþýyorlar,çakalllar
onlarý anlamaya çaýlýþýyorum
"havlu atmam mý gerekir?"diyorum yanýmda Veli Denizdumanlý
"daha var,bekle koçum"diyor


tiripler gelip geçiyor
þimdi 2010,39 yaþýndayým
yanýmda Veli yok

sert bi yangýnlýksa harita çiziyor kendine
tüm masallara bulanmýþ kahraman her yaným
mumyalanmýþ hayat tarzlarý þiire odaklanmamý saðlýyor
Çinli’lere raðmen,lokantalarýna hem de..

faruk tabak,29 haziran,yaðmura adanmýþ arkaik saatler
Sosyal Medyada Paylaşın: