biz severken ölürdük süklüm püklüm deðildi aþkýmýz kýrmasýný da bilirdik acýlarý yapýþtýrmasýný da yürekten ellerimiz vantustu pranga da gözlerimiz mimli derinlerde sözcükleri yakmasýný da yasak takmasýný da
adýmlar devleþirdi çünkü biz kýrdýk yalanlarý yoldan çýkanlarý yolsuz deðil çulsuz ilan ettik puntolarda her iniþ bir dönüþtü belki de çýkarsýz kalplere dönüþ yeri geldi taþladýk diþlileri kendi çarkýna dönsün diye yeri geldi haþladýk köþelerde
aydýnlýktý kalem ýþýk olduk geleceðe acýlar harman oldu derinlerde açtýk,susuzduk ama susak deðildik nasýr tutan el deðildi sözcük aralarýnda taþmasýný da bildik ödünsüz ilkelerde göz pýnarlarýný taþýrmasýný da acýlarda “acýyý bal eyledik”yani Hasan Hüseyin gibi…
beli bükük emekler vardý sönen aile ocaklarý ve yiten umutlar el ayasý çizerdi fukara yüzlerini ürkek kardelenler oldu göçük yüzler enkazlarda sevdasý çürümüþ cesetler
dedim ya az gelirdik ama dik dönerdik topraða ulu çýnarlar gibi kocaman ayyaþ bir bulutun altýnda demlendik emptiden ciðaralar sardýk karanlýklara…
topraðýn ilhamla dolsun rahat uyu koca çýnar. 22.06.2010
Sosyal Medyada Paylaşın:
Ali Ekber Hırlak Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.