Leylâ’ya
Giden sen,desen gül, yakar köz,tüter can
Yazan sen,bilen gül ,biter söz, düþer can
Ey sevgili !
Hüzüngâhýmda açan mor lâleler aþkýna
Üç ayaklý sehpaya asarken son sözümü
Helâlliðini iliþtir yüreðinin ortasýna
Yetim kalmasýn sürmeye bulanmýþ bakýþýn
Ceylan nazarýnda bitiþlerim
Etrafýna duman düþen mor daðlarýn,
Eteðine yapýþan pencere önü yalnýzlýðýnda
Hücre hücre sararken lâlezâr düþlerini
Tenin toprakla hemhâli yakýn
Ey sevgili !
Gece, bir tomurcuðun ortasýnda dönerken güne
Sen kaç þafaðý suladýn incilenen gözlerle
Týkýrtýsýnda muþtu aradýn belki bir yusufçuðun
Ahh ! Süleyman olsaydým dedin… Kim bilir
Kuþ dilinden muþtu alaydým mor lâleler aþkýna
Yýkýntýlara gömülü hamasetimi diriltirken
Kös vuruþlar her naðmede sýzlar yüreðim
Mevsim-i lâle düþerken takvime
Savururken seher yeli kokusunu
Gamzeye düþer gülüþlerin ey sevgili
Þahidi mor lâle
Batar gün, gelir ay, ve son söz, doðar can
Hecem sen, yüzün ay, bakan sen,kalýr can
Ey sevgili !
Kaðýt, kýrýþtýrdý yüzünü yokluðunda
Ortasýna düþen yokluðuna tutuldu dil
Kalem üzere yeminlerin bozumlarýnda
Tövbesine çekilen doksan dokuz münâcât
Bin keffâret fukâra doyurdu hiçlik
Yine ve yeniden mor lâleler aþkýna
Susmak payýma düþer,zehir zemberek ahid
Bu yazgýmsa kabülüm, çekilir/ olur zahid
Hâtem’ül enbiya’ya
Gül yangýnlarýnda söz, yanar ya ocak ocak
Bülbül çileye düþmüþ, konar ya bucak bucak
Ey Sevgili !
Çölün baðrýnda tomurcuklanan kâinatýn adý
Fahri kâinat efendimiz
Mor lâleleri açarken Hirâ’nýn
Titriyordu insanlýk adýna ümmî bakýþlarýn
Söz ikra’ya kesiyordu
Kesiyordu ikra’ya
Ve Cibril, muþtuluyordu bir keþiþin bildiðini
Mor lâleler aþkýna
Halime’nin sütüyle akýyordu bereket,
Ýnsanlýða damla damla
Gölge eden ‘’o bulutçuk ’’ gülümsüyordu
Emin
Ya Muhammed’ül Emin
Süfyanî bir yanýlgý da kavrulurken Mekke
Cehil içinde -ebucehil-
Hatice’si vardý,sardý titremeyi mutlak imânla
‘’Hatice’tül Kübrâ’’
Ýnanlarýn anasý,Muhammed’ül aþka
Kâbe etrafýnda siyahî bakýþlý putlar
Keserken insanlýðý haraç
‘’huzza’’ adýna diyet
‘’Kýz çocuklarýnýn tenine yapýþýrken bedevî yasa’’
-hind- diþliyordu inananlarýn ciðerini
Bunlarý sen yaþadýn ya, ey sevgili !
Taþta doldursalar Bedr kuyusuna
Verselerde eline ‘’Þemsî ve Kamerî ‘’
Dönmedin davandan
Mor lâleler aþkýna
Sadâkati örümcekte gördün
Ve dahi bir çift güvercinde
Yol, hicrete düþtüðü vakit – Athal- önünde
Ruh, elest’ten beri muhâcir ya
Ensâr’da Medine
Sen Kâbene hasretken duman duman
Atan Ýbrahim adýna
Cibril ,’’Sure-i Fetih’’ tebliðinde ayet ayet
Vakit tamam Mekke-i Fetihe
Zaman, artýk o zaman
Bu kez, bu kez ensâr Mekke ya,
Bereketli kýlýnan belde
Ve çýðýrtkanlar baðrýyor âvaz âvaz
‘’Dokunulmasýn ebu süfyan’ýn evine ‘’
‘’Dokunulmasýn ebu süfyan’a sýðýnana’’
Sirke- ekmek aþkýna
Kölelikten âzâd kul Bilâl
Allah aþkýna týrmanýrken Kâbe duvarýna
Mütebessim
Ruhunda eserken âzâtlýðýn rüzgârý ýlgýt ýlgýt
Felâh’a çaðýrýyordu insanlýðý
-Hayye ale’l-felâh-
-Hayye ale’l-felâh-
Ýþte o dem kýrýyordu zincirlerini köleliðin
Kul Bilâl
Bir hutbe hakkýn kalmýþtý emir ilâhi
Okunacaktý cümle insanlýða
‘’Vedâ Hutbesi’’
Boyun büküyordu mor lâleler
Mahzûndu lâlezâr
Çölün yüreðine figan düþüyordu
Hasan-Hüseyin’in misâli gözüne yaþ
Ve bana yazmak düþüyordu aðýr aðýr
Salât ve selâm üzere ey sevgili !
Senin söz,yazar ben,duyan can,budur öz
Giden gül,kokar an,tüter bil,kalýr köz
Mevlâ’ya
Mor lâle devþirirken, makamda bin ah hüzün
Rayihasýna meftun,bakýþlarýnda yüzün
Ve ben giriftar olan ki,
Cezbesinde , koynundayým bir mâbedin
Tozlarýna yüzümü sürerken o muhâcir’in
Ensâri bir þefkatte muhtaç zühtlüðüm
Suhuf suhuf akarken kâinat
Yangýnlarýn suya kesen alevlerinde,
Lâlezârdayým
Dokunurken topraða teni bir mor lâle’nin
Azaptayým
Ey sevgili !
Rahle üstüne deðerken gözyaþým
Ravza güllerinin kokusunu yayar hakîkat
Bedr kuyusuna düþen zerre’yim
Arýt beni
-Sýtkýmý sýyýrdým-
Cismi fâni sözlerin hiçliðinden
Kýrýk testi misâli söz tutmuyor yüreðim
Sýzýyor mor lâle’nin gözünden
Rahmetine sýðýnan –kehf- diyarýndayým
Ey sevgili !
Hangi dað titremez ki, - ol- emrinle
Hangi yara derman bulmaz
Hangi mâþuk ermez visâle
Hangi Yusuf (as)
Hangi Yunus (as)
Hangi Eyyüb (as)
Hangi Âdem (as)
Hangi Ýbrahim (as)
Ýmtihan olmaz çilegahýnda
Sen Rahmansýn
Ve Meryemî bir adanmýþlýðý yalnýz
Zekeriya’ya (as) nasip edersin
Elif Lam Mim üzere koyarsýn mühür
Tamamlarsýn nuru huzme huzme
Zelil olur nemrud ve dahi firavun
Sen Semi
Sen Basîr’sin
Sözüm aþk, yanar göz,düþer ah, kanar can
Yürek ram, dokur dil,yazar el, döker can
Ey sevgili !
Zü’l - Celali Ve’l – Ýkram
yahya incik/þanlýurfa/2009
01.05.2009 saat:20:50