1997 senesiydi 25 metrekare bir yerde Fikret adýnda bir insan dostu abi ile ayný yerde kalýyordum
alt kattaki çay ocaðýna bakan Fikret abi (kulaklarý çýnlasýn nerde acaba)
herkes gittimi kilitler çayocaðýný pastaneden poðaçalar alýr bizlik çay demler yeniden üst kata kaldýðýmýz yere çýkardýk
sohbet,muhabbet saat sabahýn 3’üne kadar televizyonda NBA ligi basket maçý seyrederdik
38 yaþýndaydý ben 26
sabah iþim vardý çoðunluk uykum gelirdi yattýðýmýz yerin ýþýðý yoktu kaldýðým sürece kimse oraya ýþýkta istemedi loþ karanlýk sokak lambasýnýn ýþýðý vururdu içeri televizyonlu bölmede olurdu ýþýk saat 8 oldumu kalkardýk O ilk iþ ocaðý yakardý
bazen kaybolurdu gelmezdi 3 -4 hafta nereye gittiðini kimse bilmezdi banada söylemezdi çayocaðýný emanet ederdi bir kankasýna
geldiðinde geceyarýsý kapýyý çalar uyandýrýrdý beni açardým eþyasý olmazdý gereken eþyayý orda bulunan tanýdýklardan alýr sonra giderken yine býrakýrdý
o odada birçok konuk aðýrladým kimler geldi o mekana evsizler garipler sefiller çaresizler yorgunlar hastalar umutsuzlar umutlular bakýmlýlar bakýmsýzlar
hepsiyle dost oldum nasihatler ettim hepsine iyi davrandým
aslýnda büyük cesaret þimdi yapamam demek herþeyin sinerjik bir zamaný var
3 ay kaldým sanýrým orada insanlar tanýdým idare ettim kendimi onlarý
önemli olanýn sevmek olduðunu anladým
baþka herþey boþ insanlarý seveceksin dostum
çünkü sende insansýn
ft.
Sosyal Medyada Paylaşın:
faruk tabak Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.