Sana geç kalmýþlýðýmýn üç geçesinde Soðuk bir zemine düþtü gözlerim, Ellerim yine kanýma bulandý meleðim! En aydýnlýk zamanlarýn en kör noktasý kadar Kara, içinden çýkamadýðým bu oda Yataðým, masam, sandalyem... Sana geç kaldým ve karardý hoþlandýðým ne varsa Alevleri sardý yokluðunun, kollarýnda uyurken Ve ben düþtüm kollarýndan kül olarak.. Altýn bir heykel kadar ihtiþamlýydý vücudun Ayýþýðýnda dans ederken... Sana geç kalmýþlýðýmýn üç geçesinde Kapadým gözlerimi...
Baþka kokular karýþmýþtý þehvetli tenine Soðuk ve ruhsuz... Elleri yoktu onlarýn. Soðuk zemine düþtü gözlerim Yüreðimde buz daðlarý Görünmezliðin kollarýna itti beni Sana geç kalmýþlýðým
Yüreðimin cehennem çukurunda kaynarken gözlerin Adýna kilit vurmalýydým, yapamadým... Her bakýþýn tenimde sönen bir izmarit Her adýmýn çengele takýlmýþ vücudumdan bir parça et.. Her kelimen ok gibi, ruhuma saplanan Söylesene sadece, Sana geç kaldýðým için mi bunca acý?
D.GÜRGÖL ~ [stowaway]
Sosyal Medyada Paylaşın:
Stowaway Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.