HOCA BABA
( SARICAKAYA-08.08.2004 )
Elde çanta, yol gezeriz yazlarý;
“Haçka Yaylasý”nda yorduk dizleri,
“Mustafa Baba”nýn tatlý sözleri;
Çekti bizi yaylalara; yayladýk,
Çay baþýnda yârân ile çayladýk...
“Haçkalý Hoca”dan almýþ izini;
“Mevlüt Baba”nýn dinledik sözünü..
Kaçýnca terâzilerin vezîni;
Deprem oldu, kýtlýk oldu; aðladýk,
Nâdim olup; Hakk’a gönül baðladýk...
Geçip gitti dostun dosta garazý,
Ýþte, aþta, hîle-hurda marazý,
Vezînini bulur bulmaz terâzi;
“Hoca Baba Dergâhý”na damladýk;
“Vird-i Sübhân” eksiðini tamladýk..
Taþ atýmý minareler görünür,
Dere, tepe câmilere bürünür..
Tüm yaylalar misk-ü anber sürünür;
Üstümüze sine sine kokladýk,
Hamdi, þükrü az gördükçe çokladýk..
Rehberi olanlar daðlarý aþar,
Rehbersiz kalanlar; düz yolda þaþar,
Bîçâre kalýnca; gözleri taþar;
Mürþî’din izinde, izler izledik;
Ýzinin sonunda yolun gözledik...
Ayaklar Allâh’a ulaþsýn diye,
Allâh Boyasý’na bulaþsýn diye,
Cennet-i Âlâ’da dolaþsýn diye;
Ayaðýn peþinde, yollara daldýk,
Rahmet Pýnarý’ndan nasipler aldýk...
Sözümü bitirem; Dinleyin hele!
“Dermânýn arayan, Mürþide gele!
Dertleri daðlarý aþsa da bile”;
Diyerek Sýlaya doðru yollandýk;
“Dallý Mustafa”yým; yine dallandýk!!
Mustafa SUNA
Sarýcakaya Ýmam-Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öðret./ ESK.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.