Þehmus kahveye Karabot’la geldi Galata semtinden Karabot’la benim birkaç maceram var en son köprü olayý mesela karþýlaþmýþ O’na yol vermiþtim
Karabot býrakmýþ bela aramayý ne yapýyorsun dedim balýk tutuyorum Galata Köprüsü’nde sen orda balýk býrakmazsýn güldü arada buzlar erimiþti çay filan içtik bir iki lafladýk Þehmus’la kalktý gitti
Þehmus’a ertesi gün markette rasladým Camel sigarasý alýyordu Karabot’tan n’aber dedim ya býrak þu dayýyý Köprü’de balýk tutuyorduk akþama kadar balýk tuttuk sonra ne yaptý beðenirsin tuttuðu balýklarý denize attý can tatlýdýr Þehmus sen bilmezsin bu balýklarý biz yemeyelim baþkasý yesin
iyi olmuþ Þehmus dedim o sana yaramaz ben anlarým seni o anlamaz
eve geldim düþündüm aklýma geldi Karabot aferin sana adam oluyorsun yavaþ yavaþ artýk baþkalarýyla deðil kendinle savaþ
ilk gördüðümde söylicem bunu Karabot’a delikanlý olunmaz öyle yata yata delikanlý dediðin yoksulun yanýndadýr efendilik yiðidin þanýndandýr.
FARUK TABAK
Sosyal Medyada Paylaşın:
faruk tabak Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.