Gitti, geldi zaman
Bir an
Yýllarýn öncesine.
Deniz, maviler dökünürken
Hilal giyindi gece...
Sarýnarak þafaðýn tüllerine
Dillerinde
Ayrýlýk türküleriyle,
Ýsyanlarýrýý sessizce,
Gömerek yüreklerine,
Yürüdüler denizin ötesine;
Adý, Mübadele...
Gelen Türk, giden Rum.
Ýnsan dediðin
Rüzgarla savrulan
Bir avuç kum..
Ege’yse arada,
Bir uçurum...
Anýlar,
Bakar durur
Hala karþý yakaya.
Ýki nefes cigara içiminde adalar.
Zeytin dallarý,
Ege’nin iki yakasýndan
Hala karþýlýklý
El sallar..
Mülteci akþamlar çöker,
Her gece,
Ege’nin sularýna.
Güneþ, kimine göre
Sürgünde doðar;
Kimine göre
Batar sürgünde.
Aradan yýllar da geçse,
Ne giden soyunabildi
Mübadil umutlarýndan;
Ne gelen vazgeçebildi
Özlem þarkýlarýndan..
Seksen üç yýl sonra bile,
Adalý derler Ayvalýk’ta
Midilli’den gelenlere.
Nice ömürler,
zamanda tükense de
Ege,
Býraktýklarý yerde..
15/082006
H Hikmet Esen
Bu þiirin hikayesi:
Yýl 1923. Lozan Antlaþmasý’nýn ardýndan Türkiye’de ve Yunanistan’da doðup büyümüþ milyonlarca insan, hükümetler arasý anlaþmalar gereði ’zorunlu’ göçe tabi tutularak yurt bildikleri topraklara veda ediyorlar. Ayvalýk ve yöresine Midilli ve Girit’ten gelen Türkler yerleþirken, Ayvalýk’tan giden Rumlarýn çoðunluðu Midilli’de iskan ediliyorlar ..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.