En çok kendimin kendine ihanetlerine takýldým. Aklýmýn nafile cinnet direniþlerine. Ruhum giderken dünyanýn tüm mimozalarýný volkanik daðlarýn kraterlerine dikmeye küçücük bir dile nasýl hükmedemez insan koca bir bedende?
Zehirlidir dilim… Ben onu kendime bile farkettirmeden tüm yemiþlerin güzelliðine inat... Baldýran otuyla besledim. Ve Ýþte bu nedenle talimatý dilimden alýr da hüzün tetikçisidir ellerim.
Artýk yeter... Kanlý ellerime yakýþmaz ezgiler. Ben bu ayarsýz kendini bilmez hafif meþrep dilin azýnlýðýný, zindan taslarýna kulp yapmalýyým…
Ve gidip, sevda þehrinin O dut aðacýnýn dibindeki kýrmýzý kiremitli eve… Suskunluðun daniskasýna iltica etmeliyim.
Ahmet ARIK 19 Þubat 2008 Memleketim
Sosyal Medyada Paylaşın:
AHMET ARIK Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.