Ömrünün her karesinde, Söylediði türkülerin bestesi de, güftesi de, Özü de, sözü de hep gerçeklere ayarlý olan; Notasýnda kulak týrmalayan ses, Rotasýnda insaný ürküten Ve endiþeye, kuþkuya sevk eden bir iþaret, Cümlelerinde yerini sevmeyen, Çið ve iðreti bir kelime olmayan; Sýrat-ý müstakim üzere olmayý Ve hep öyle kalmayý Kendisine en büyük þeref, Þan ve baþ tacý bilen, Yönünü de yorumunu da kýbleye dönük tutan, Ömrü boyunca yatan taþlarý mesuliyetini idrak etmiþ, Manevî deðerlerle kendini donatmýþ Vatandaþ haline getirmeye uðraþan, Maveraya ve mâneviyata Sýrtýný bir kere olsun dönmeyen bir insandýr, Abdurrahim Karakoç Bey
Yüklü duygularla yazdýðý yazýlarda da, Sözü en keskin Ve etkili bir þekilde Muhatabýnýn anlayacaðý bir biçimde dillendirdiði Buram buram vatan, Millet ve memleket kokan, Ýnsaný yüreðinden yakalayýp Yükümlülüklerini kuþandýrarak Yükseklere kanatlandýran þiirlerinde de Hep akýllý bir cesaretin bizzat kendisi görülen; Kutsala ve kutsiyeti olana, Hak ve hürriyetlere, Ýnsanî ve Ýslâmî olana saldýran Ve salyalý aðýzlarýyla leke bulaþtýrmaya uðraþan, Fikirleri bozuk, Fiilleri art niyetli, Düþünceleri yenilenmeye yenilenmeye küflenmeye, Bakterileþmeye baþlamýþ, Dileklerinde bir tane olsun Millet ve memleket eksenli iz bulunmayan, Konuþtuklarýndan asla ve asla haz alýnmayan, Ayný küflü nakaratlarý tekrarlaya tekrarlaya Birbirini yiyip bitiren diþliler gibi Kendi kendilerini bitiren Ve sonu karanlýk, Geriye dönüþü olmayan dipsiz uçurumlara götüren Ýnsan suretindeki yýlanlara karþý Bir defa olsun geri adým atmayan bir dik duruþ örneðidir, Abdurrahim Karakoç Bey
Yüzlerinde, Yüreklerinde, Bahçelerinde, Bohçalarýnda hayra yönelik tek bir desen, Tek bir lisan bulunmayan, Bulundurmayan; Fakat yalanla gerçeði, Þapla þekeri, Sapla samaný birbirine karýþtýrýp Kafalarý bulandýrmayý çok iyi bilen densizlerin, Dengesizlerin, Deðersizlerin karþýsýnda dut yemiþ bülbül gibi Ýnsaný utandýran bir sessizlikle kalmamýþ, Millî ruhun insaný cesaret abidesi halinde tutan Ve mukavemet gücünü besleyerek Onu herkesin imrendiði Ve örnek aldýðý, Dostlarýnýn öncü bir uç beyi bildiði, Düþmanlarýnýn ise fikirlerine karþý olmakla birlikte Prensiplerine, Vakarýna, Yiðitliðine hayran kaldýðý bir gönül eridir, Abdurrahim Karakoç Bey
Ýmanla eylemi hayatýn teknesinde yoðuran, Fikir çilesini çeken, Okuduðunu hakkýyla okuyup deðerlendiren, Sloganlarýn tuzaðýna asla ve asla düþmeyen, Hep kendi deðerleriyle Ve kendi gibi yaþayan, Gölgede duranlarýn gölgesinin olmayacaðýný haykýran, Madenî olaný deðil Gerçek manada medenî ve manevî olaný Yüreðine ilikleyen, Eðitimi yaratana dönüþ Ve yaratýlaný terbiyeye yöneliþ olarak algýlayan, Batýlda inat eden kafalarý deðil Hakka itaat eden kafalarý kendine yakýn bilen, Ýlimde, Fikirde, Sanatta derinleþip temelli deðer yargýlarýný Teferruatýyla bilmeyi önemseyen bir çile adamýdýr, Abdurrahim Karakoç Bey.
Kendini de, Kendine güvenenleri de aldatmayarak, Ha¬kikate kavuþmanýn çetinliðini bilerek Ve bu çileyi göze alarak, Yalancý vaat ve umutlara kapýl¬madan, Ruhunu ve kalbini Her türlü yabancý Ve yalancý fikir akýmlarýna karþý uyanýk tutan, Bu yalancý Ve yabancý fikirlere kapýlýp Yörüngesinden çýkanlarý hakikate döndürmek için Olanca gücünü sarf ederek yazan, konuþan, Doðru kararlar alarak yerinde sabýr göstermenin, Yerinde en soylu bir direniþin Ve þahlanýþýn örneklerini veren bir mücadele adamýdýr, Abdurrahim Karakoç Bey.
Maarifi de, Marifeti de, Erdem ve fazileti de çok önemseyen, Ýç bünyesinde özümseyen, Kendini aþmaya cehdetmeyenleri yaþamýyor sayan Arif ve âkif bir þahsiyettir; Her þartta ve her zamanda “Fýrtýnaya karþý yaprak deðil, Kökünü topraðýn derinliklerine salmýþ olan çýnar dayanýr.” Gerçeðine inanmýþ olup Ulu bir çýnar örneði sergilemiþ, Her türlü fýrtýnaya ömrü boyunca kahramanca direnmiþtir, Abdurrahim Karakoç Bey.
Ýçinden geleni içinden geldiði gibi dile getirmiþ, Desinler diye hiçbir þey söylememiþ, Hiçbir þey yazmamýþtýr. Allah’tan baþka hiçbir varlýktan korkmayan Bu yaþayan alperen, Bütün icraatlarýný da Sadece Allah rýzasýný düþünerek Ve umarak gerçekleþtirmiþtir. Ahmaklara ve alçaklara Allah’ýn izniyle hiçbir zaman boyun bükmemiþ, Oyunlara gelmemiþ, Kendisini yolundan alýkoymak için sunulan Oyuncaklara kanmamýþtýr. Derin düþünceyle, Ýleriyi gören, Olacaðý sezen zekâsýyla, Tesirli kelamý Ve bazen gül gibi uzattýðý, Bazen gülle gibi attýðý, Bazen de mýzrak gibi tuttuðu kalemiyle Mazlumun savunucusu, Tek kaygýsý para, menfaat, Tek düþüncesi üçkâðýt, Tek iþi zulüm olan zalimlerin hasmý olmuþtur, Abdurrahim Karakoç Bey.
Okumadan yazmadýðý, Bilmeden söylemediði için Yazdýklarý hep okunmuþ, Söyledikleri tutulmuþtur. O halk edebiyatýnýn yaþayan en büyük þairi, Nefi’den sonra en büyük hiciv üstadýdýr. Þiirleri insaný uyandýrýr, Koþturur, Coþturur, Düþündürür, Dillendirir, Ýnsana mukavemet gücü kazandýrýr. Aslýný, atasýný hatýrlatýr, Ýlmi artýrýr, Ýmaný kuvvetlendirir, Ýnsaný yüreklendirir. Ülkü, Ülke, Vatan, Millet, Bayrak, Maneviyat, Onun þiirlerinde gerçek anlamýný bulur, Okuyanlara yitirdiklerini buldurur. Maziyi hatýrlatýr, Ýstiklâli önemsetir, Ýstikbalin nerede olduðunu gösterir, Abdurrahim Karakoç Bey.
“ Ezanlar ebediyen okunsun, Bayraðýmýz kýyamete kadar Güzel yurdumuzun üzerinde dalgalansýn, Vatan bölünmesin, Camilerimiz, Kýþlalarýmýz kapanmasýn, Hürriyetimiz elden gitmesin, Birliðimiz daðýlmasýn, Gücümüz zayýflamasýn, Dostlarýmýza umut ve güven verelim, Düþmanlarýmýza korku salalým” diyerek, Olmasý gerekenleri, Herkesin anladýðý dilden Olanca samimiyetiyle muhataplarýna iletir, Abdurrahim Karakoç Bey.
Türkçeyi en iyi bir þekilde bilen Ve þiirlerinde, Yazýlarýnda hizmetimize sunan, Millet þuuru gibi Dil þuurunu da vazgeçilmez bir deðer olarak gören, Milletiyle ve bu milletin hakiki evlatlarýyla Tam bir kafa ve gönül baðý kuran, Sanatýný ezelî Ve ebedî gerçek sanatkârýn hizmetine veren, Benini yok saymasýna karþýlýk Benliðini her zaman var kýlan, Zalimlere karþý bütün vakarýný kuþanan, Tefekkür sahibi olduðu kadar Tevekkül sahibi de olan, Dünyada dünyalýlara deðil Dünyayý da yaratana baðlanan, Dostuna tam dost, Hakkýn ve halkýn düþmanlarýna ise çok yamandýr, Abdurrahim Karakoç Bey.
Düþünmek, Fikir üretmek, Fiillerini daha bir disiplinli hale getirmek, Ýdealist ve insanlýða faydalý olmak, Her zaman yüksek fikir ve düþüncelerle yükseklerde uçmak, Yüreklerde yeþerip açmak, Bütün zamanýný güzellik ve erdem üretmekle deðerlendirmek; Çöl kuraklýðýndaki gönüllere yazýlarýyla, Þiirleriyle hayat kaynaðý olmak, Gerçeklerin yoluna sular gibi çaðlayýp akmak, Dostlarý ve yarenleri için kendini unutmak, Maddi ve dünyevi ihtiras nedir bilmemek, Bizleri ötelere doðru umutla taþýmak, Sorumluluk, Soyluluk ve saygýyla yoðrulmak, Aklýyla duymak, Yüreðiyle bakmak, Bilmek için gayret gösterenlere Her zaman bir ýþýk yakmak, Daðýtan, Bölen, Parçalayan deðil toparlayan olmak, Az sözle çok þey anlatmak, Mükemmelliklere, Orijinal güzelliklere Etik ve estetik özelliklere kucak açmak, Bilmediðini de bildiðini de çok iyi bilmek, Bildiklerine uygun yaþamak, Laf deðil icraat, Þamata deðil, faydalý iþler gerçekleþtirmek, Vakarýný ve aðýrlýðýný sürekli korumak, Ýnsafý, Ýdraki, Saygýyý, Seviyeyi inadýna yeþertmek, Mazlumlarýn yanýnda olup Konuþtuðu zaman yüksekten deðil Fakat yürekten ve yürekli konuþmaktýr, Abdurrahim Karakoç Bey.
Kýsacasý, Örneði pek fazla bulunmayan, Dostluðundan emin olunan, Sözlerine güvenilen, Dürüstlüðü örnek alýnan, Gayretine gýpta edilen, Ahlakýna hayran kalýnan, Mertliði dillere destan olan, Þiirleri ezbere bilinen, Ferasetinden, Cesaretinden övgüyle bahsedilen, Doðduðu günden beri Hep sýrat-ý müstakim çizgisinde yürüyen, Yükümlülüklerini çok iyi bilen, Ýlmî, Ýnsanî, Ýslamî, Yerli ve millî özellikler taþýyan, Ahdine sâdýk kalan Ve sadece kendine benzeyen bir güzel insan, Bir büyük þair-yazardýr, Abdurrahim Karakoç Bey.
Durdu ÞAHÝN Sosyal Medyada Paylaşın:
DurdxuŞahinx Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.