Senin yerinde olmayý o kadar çok isterdim ki... Ama senin gibi olmayý asla. Çünkü sen Çantasýnda ne taþýdýðýný bilmeyen bir kurye gibisin. Neyi beklediðinin farkýnda olmayan bir müze bekçisi, Evli olduðunun bir prenses olduðunu anlamamýþ bir çoban, Aþk olsun sana be adam.
O kadýný tanýsaydý Napolyon, býrakýrdý kýlýcýný ve bunu sen bilmezdin , çünkü o zaman tarih kitabýnda yazmazdý o savaþlar.
Zeus bir tanrýydý ve bir prensesle evlendi. Oysa o prensesin yanýndan kaç çoban geçmiþti koyunlarýný sayarak biliyor musun hem de o prensesi görmeden.
Sen Mecnun’u duydun mu, ferhat’ý , prometeus’u, seven adamý ... Ha sahi kaç koyunun kaldý kurda kaptýrmadýðýn, kredi kartýnýn son ödeme tarihi ne zamandý, kurumlar vergisi ne zaman ödeniyordu, Kaç kontörün kaldý...
Ve kaç gelincik soldu yol kenarýnda, kaç papatya boynunu büktü öpülmeden ve kaç prenses geçti otuz yaþýný sevilmeden?
ALÝZARÝN 2004 -ANKARA
Sosyal Medyada Paylaşın:
Alizarin Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.