NAAT (BÜLBÜL)
............................BÜLBÜL............................
Kalplerde ki karanlýk asumana yayýlmýþ
Uzza, Menat, Lat gibi putlar kutsal sayýlmýþ
Türlü türlü barbarlýk denk tutulmuþ mertliðe
Kýzlarý katletmenin adý töre sayýlmýþ
Acýma duygularý top yekûn terkedilmiþ
Cemiyet fenalýða önceden sevk edilmiþ
Ukaz Panayýrýnda anlattý Kus bin Sâd’e
Dedi: “ Uyanýn artýk, dolmaya yakýn vade”
Bir güneþ doðdu fecre nurlu, Hira Daðýndan
Ayrýldý bütün yollar zaman ile birlikte
Kurtuldu beþeriyet zulmün karanlýðýndan
Fevc fevc akýp vardýlar nurun aydýnlýðýna
Son verdi yüce Server asrýn karanlýðýna
Baþýbozuk cihana koca bir Sultan geldi
Yaþayan bedenlerde ölmüþ ruha can geldi
Asýlardýr hedefsiz beþere, yol gösteren
Yanlýþlardan doðruyu ayýran Furkân geldi
Maneviyat duygusu kalplerden kovulmuþtu
Vicdanlar paramparça her yana savrulmuþtu
Bahira’nýn yaþlarý karýþýrken çöllere
Hakkýn hasreti ile yürekler kavrulmuþtu
O ne müthiþ bir duygu, o ne biçim bir andý
Belli ki O Resul’ün geleceði zamandý
Sanki zaman durmuþta mekânlar deðiþmiþti
Görünen bu vak’alar akýl almaz bir iþti
Hira Maðarasýnda bir tefekkür hali ki
Beden, fikir ve ruhu atînin eþiðinde
Bu koca kâinatýn elbet vardýr mâliki
Karýþmýþtý zihinde eþyanýn “var”ý “yok”u
Vahiy edildi O’na Rabbin adýyla oku
Kuraklýktan kurumuþ çöllere yaðmur geldi
Katýlaþmýþ kalplere ebedi sürûr geldi
Kesildi baykuþ sesi her taraf gül-zâr oldu
Bülbül naðmeleriyle âleme huzur geldi
Asýrlarýn ah’ý var mazlumlarýn yaþýnda
Çile ile gam vardý katýðýnda aþýnda
Cemiyet baþýbozuk korku içinde herkes
Korkular küçük büyük herkesin bakýþýnda
Zaman zamana gebe insan zamana mahkûm
Sona erdi karanlýk sona erdi tahakküm
Bütün rütbeler eþit ha komutan ha nefer
Gönüllere yapýldý ebedi kutlu sefer
Bir nur parlayýverdi Kuaykýan daðýnda
Ona nazire yaptý Ebu Kubeys tepesi
Ayýn iki parçasý solunda ve saðýnda
Cehaletin babasý “dedi ki bu bir sihir
Abdullah’ýn yetimi göklere etti tesir”
Her zaman ümmet için yanan bir gönül geldi
Susuz kalmýþ çöllere misk kokulu gül geldi
Katýlaþmýþ kalpleri ilahi naðmelerle
Nur dolu seherlere çaðýran bülbül geldi
Kýzgýn çöller üstünde, terk edilen bir vatan
Her þey geride kaldý, onlarla giden iman
Habeþ diyarlarýnda titriyorken Necaþi
Nurun zuhûru için demek ki geldi zaman
Ýslam’ýn adý artýk uzaklarda duyuldu
Vatanýnda esirdi, vatanýndan kovuldu
Bu ne çileli durum, bu nasýl bir imtihan
Ebedi kurtuluþun asýl kaynaðý iman
Bir kutsi yolculuk ki tanýmaz zaman mekân
Bilinmeyen haliyle Rabbinin karþýsýnda
Fýrsat kollayan için: “ iþte en büyük yalan”
Koþtular Ebu Bekr’e sordular “ nasýl olur ?”
Açýkladý fikrini “ O dediyse doðrudur”
Azap vadeden deðil âleme rahmet geldi
Hakk’ýn rýzâsý için mümine gayret geldi
Mirâcdan döndüðünde O’nun ile birlikte
Ebedi kurtuluþa erdiren berat geldi.
Yaþlanmýþ yorgun dünya, yeni bir asra gebe
Zor ile teblið olmaz nerden bilsin Ebrehe
Bin yýldýr yanan ateþ, sönüverdi mum gibi
Ne bir anlam verildi, ne bulundu bir çare
Bütün bu hadiseler kimseye etmez tesir
Ha geldi ha gelecek o muhteþem misâfir
Yeni gelen dönemin duyuldu ayak sesi
Asra vuruldu damga günlerden pazartesi
Ýki zaman haline ayrýldý koca cihan
Savruldu dört bir yana ilk devrenin külleri.
Kâbe’de ki putlardý sadece geri kalan
Save çöle dönerken, Semâve coþtu taþtý
Kisrâ’nýn burçlarýysa, yýkýlmýþ birer taþtý.
Eskimiþ bu cihana yeni bir sîmâ geldi
Pas tutmuþ gönüllere neþe ve safâ geldi
Zalimlerin zulmünden kýsýlmýþken sesimiz
Mâverâ’dan duyulan ulvî bir sedâ geldi.
Yokluðuna alýþmak yüreklere zor gelir
Sýðamaz yere göðe, koca âlem dar gelir
Aþkýn ile yanmayan, muhabbet beslemeyen
Sana gönül vermeyen, kim olsa aðyar gelir
Sendin cihanýn nuru, karanlýðý kararttýn!
Sana bende ümmeti, yapayalnýz býraktýn.
Teþrifleri aydýnlýk pazartesi günüydü
Yine bir pazartesi ayrýlýðýn günüydü
Hakka vuslat haberi duyulunca bir anda
Yürekler alev alev gözlerde yaþ sel gibi.
O andan itibaren Resul yoktu cihanda.
Yangýn yerine dönen yürekler gamlý bu gün,
Neþe sevinç ve sürur kalplerden sürgün bu gün.
Aydýnlýk semamýza kapkara duhan geldi
Umutlarý solduran mevsim-i hazan geldi
Bir anlýk þaþkýnlýktan herkes kaldý çaresiz
Lâl olan dilimize feryad ü figân geldi
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.