Acaba sað mý þimdi, Yoksa göçtü mü bilmem? Belki de ak pak Bir pir-i fâni olmuþtur. Fakat ayný dinçlikte O yine benim öðretmenim. Neler öðretmediydi bize dersten gayri... Yaðmur mu yazdýrmazdýk Sýralarda þimþek çakarak? .. Bir elimiz diz vurur, bir elimiz göðüse Tren mi geçirmezdik? Karanlýk gecelerde, uçurtmaya fener takýp Verirdik koca köyü velveleye... Katýlýrdý bütün köylü bizim eðlencelerimize... Ondan öðrendik vatan aþkýný, Ondan öðrendik GÂZÝ sevgisini. Anlatýrdý neler neler. Kâh bir kahraman görünürdü bize, Kâh müþfik bir insan... Gözlüklerinin arkasýndan silerdi gözyaþýný, Anlatýrdý, nasýl kaçtý kahpe düþman... Bize adamýþtý gecesini, gündüzünü, Bizim küçük dünyamýz, onun da dünyasýydý. O öðretti çoban türküsünü, O söyletti Palandöken Daðý’ný. Silinmez öðretmenim, Hâtýran dimaðýmýzdan...
1941 -Ankara Hafize Türkân Edebâli
Sosyal Medyada Paylaşın:
nur49 Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.