MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

KERBELÂ MAZLUMU SER-İ ŞÜHEDÂ !
İlhami ERDOĞAN/Ozan İlo

KERBELÂ MAZLUMU SER-İ ŞÜHEDÂ !



KERBELÂ MAZLUMU SER-Ý ÞÜHEDÂ !



************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Ýbrahim, uðrunda, eylendi fedâ,
Habibullâh þöyle, eylerdi nidâ;
"Göklerin ve yerin süsü Hüseyin!"
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************

Allah (c.c), Kur’ân-ý Kerim’de, Ehl-i Beyt’e, meâlen buyuruyor ki:

"Allah (c.c), sizlerden rics’i, (yani kusur ve kirleri) gidermek
istiyor ve sizi tam bir taharet ile temizlemek irade ediyor."

Bu âyet-i kerime gelince, Ashab-ý Kirâm (R.Anhüm) sordular:

- Ya ResulAllah (S.A.V.), Ehl-i Beyt kimlerdir?

O esnada, Hz. Ali (K.V) geldi. Resulullah (S.A.V.) Efendimiz onu mübârek hýrkasýnýn
altýna aldýlar. Fatýma tüz Zehra (R.Anha) da geldi. Onu da yanýna aldýlar. Hz. Hasan (R.Anh)
geldi. Onu da bir yanýna, sonra gelen Hz. Hüseyin’i (R.Anh) de öbür tarafýna alarak
buyurdular ki:

- Ýþte bunlar, benim Ehl-i Beytimdir.

Bu âyet-i kerime ve ilgili hadis-i þerifler, Resulullah’(S.A.V.) ýn iki mübârek torununu
sevmenin þart olduðunu belirtmektedir.

Hz. Hüseyin(R.Anh) buyurdu ki:

"Birgün yüksek dedemin huzuruna varmýþtým. Übey bin Kâb da orada idi. Bana;
___"Merhaba, ey Ebu Abdullah, ey göklerin ve yerin süsü"
Diye hitâp ettiler. Übey bin Kâb hazretleri dedi ki:
___"Ya ResulAllah (S.A.V.), Gökler ve yer için, senden baþka süs var mýdýr?"
Resulullah (S.A.V.) bunun üzerine buyurdular ki:
___"Beni insanlara Peygamber (S.A.V.) olarak gönderen Allah (c.c)ü teâlânýn hakký için,
Hüseyin bin Ali (R.Anh), yeryüzünün merkezinin süsüdür. Ondan ziyade süs, göklerin tabakalarýdýr."

...

Birgün Hz. Hüseyin (R.Anh), Resulullah (S.A.V.) Efendimizin yanýnda idi. Annesine gitmek istiyordu.
Hava yaðmurlu idi. Resulullah (S.A.V.) Efendimiz duâ buyurdu. Hz. Hüseyin (R.Anh) eve gidinceye kadar,
yaðmur ara verdi.

...

Resulullah (S.A.V.) Efendimiz, Hz. Hüseyin(R.Anh) i sað dizine, oðlu Ýbrahimi sol dizine aldý.
Cebrail aleyhisselam gelip dedi ki:
___"Hak teâlâ, bu ikisinden birini alacaktýr. Sen birini seç!"
Resulullah (S.A.V.) Efendimiz buyurdu ki:
___"Eðer Hüseyin vefat ederse, benim caným yandýðý gibi, Ali’nin ve Fatýma’nýn da canlarý
yanar. Eðer Ýbrahim giderse, en çok ben üzülürüm. Benim üzüntümü, onlarýn üzüntüsüne
tercih ediyorum."
Üç gün sonra oðullarý Ýbrahim vefat etti.
Resulullah (S.A.V.) Efendimiz, Hz. Hüseyin (R.Anh) yanýna her geliþinde, onu öper ve buyururdu ki:
___"Selamet ve saadet o kimseye ki, oðlum Ýbrahim’i ona fedâ ettim."



************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Katlin dileyene, merhâmet etti,
Rýfk ile konuþtu, nasihât etti,
Hakk, hidâyetine vesile etti;
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************

...

Hz.Hüseyin (R.Anh), vasiyetlerini tamamladýktan ve emanetleri oðluna teslim ettikten sonra
savaþ elbiselerini giyindi ve “Ehl-i Beyt’e”;

___“Allah’(c.c) a ýsmarladýk”
Diyerek meydana yürüdü ve dedi ki;

___ “Ben Rasûlullah’ (S.A.V.) ýn oðluyum, ben Allah’(c.c) ýn velîsi Ali Murtazâ’nýn evlâdýyým.”
Daha sonra o zâlimler topluluðuna son bir defa söz söyleyerek;
___“Ey zâlim kavim? Ey gaddar topluluk! O yüce Allah’(c.c) ýn kahredici kahrýndan çekinin ki;
Firavun’un tayfasýný Nil ýrmaðýnýn selleri içinde boðdu. Fil ashâbýnýn askerini Ebabil
kuþlarýnýn hücumu ile maðlup etti. Korkun o Allah’(c.c) tan ki; o Cebbar’ (c.c) ýn gazabýndan ki,
Lût kavmi âsilerinin þehrini darmadaðýn etti. Nûh oðullarýnýn yurduna ölüm selleri yürüttü.
Ey zâlimler! Eðer kazâ dîvânýnýn Hâkimine, Hz.Resûl’ (S.A.V.) ün þeriâtýna inanýyor ve bunlara
boyun eðiyorsanýz bu iþlerin sonunu anýn, bu zûlümlerden tövbe edin. Bana amân verin ki;
Bu çocuklarý, bu kadýnlarý gurbette ayak altýnda ezdirmeden, Habeþ diyârý yönlerine veya
Anadolu’ya alýp gideyim. Bu Arap adasý ile Babil topraklarýný size teslim edeyim. Eðer
muharebeden vazgeçme imkâný yoksa, bâri birer birer meydana gelin!”

Hz. Hüseyin’(R.Anh) in bu sözlerinden sonra, askerlerinin inançlarýný deðiþtireceðini anlayan
Yezîd ordusunun baþýndakiler;
___“Ey Hüseyin! Bizim savaþýmýz Yezîd’in emriyledir. Senin kurtuluþun ona biat etmektir.
Ya kabul edip biat edersin, ya ölüme boyun eðersin!”
Dediler. Sonra ok atýcýlara þu emri verdiler:

___“Hüseyin’i göz açtýrmadan ok yaðmuruna tutun!”
Askerler de Hz. Hüseyin’ (R.Anh) in üzerine ok yaðdýrmaya baþladýlar.

Hz. Hüseyin (R.Anh) de meydanda dolaþýp;

___“Er istiyorum!”

Dedi ve karþýsýna çýkanlarý birer vuruþta öldürdü. Hz. Hüseyin (R.Anh) o sapýk askerleri daðýttýktan
sonra, At’ýný Dicle’ye sürüp, suya eriþtirdi. Bir yudum su içip hararetini söndürmek istedi.
Ama kadýnlarýn ve çocuklarýn susayýþlarýný hatýrlayarak, su içmedi.

Sonunda düþman askerinin hücumlarý ile Hz. Hüseyin’(R.Anh)i yaraladýlar. Hz. Hüseyin (R.Anh) birçok
yara almýþtý, yaralarýn çokluðundan ve susuzluktan güçsüz düþmüþtü. Ömer Ýbn-i Sa’d
Hz. Hüseyin’ (R.Anh) in bu halini görünce öldürülmesini istedi.

Hz. Hüseyin (R.Anh) yere düþtüðü zaman Sa’d oðlu Ömer’in emriyle bir vuruþcu Hz. Hüseyin’ (R.Anh) i
öldürmeye gitti. O zaman Hz. Hüseyin (R.Anh), kendisini öldürmeye gelen bu kiþiye;

___“Ey fukara!” dedi; “Beni öldürecek adam sen deðilsin. Bu kötü iþe çalýþma ki, yazýktýr.
Sonra cehennem ateþine uðrarsýn.”

Deyince, O adam aðlayarak;
___“Ey Rasûlullah’ (S.A.V.) ýn oðlu! Bu halde iken bile bize hâlâ acýyorsun. Hak ehli
olduðuna þüphem kalmadý!”
Dedi ve elindeki kýlýcý, korkusuzca geriye dönerek, Sa’d oðlu Ömer’e fýrlattý. Ömer’in
adamlarý koþtular, kýlýcýn ona vurmasýna engel oldular ve daha sonra o adamý yaraladýlar.
O da yaralý bedeniyle, Hz. Hüseyin’ (R.Anh) in yanýna geldi;
___“Ey Ýmâm Hüseyin (R.Anh), senin için beni þehîd ediyorlar!” Dedi.
Hz.Hüseyin (R.Anh) de;
___“Mücâhidlerin ameli kaybolmaz!”
Dedi. Sonra o kiþiyi þehîd ettiler.



************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Tâbi-li’emr’illah, Allah’a mutî,
Geceyi gün eder, benizi beti,
Nasýl kýydýn ona, ey Þimir ati?
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************

...

Hz. Hüseyin’(R.Anh) in yüzü, karanlýk gecede etrafýný aydýnlatýrdý.
Yaya olarak yirmibeþ defa hacca gitti. Beraberindekiler bineklere binse de, kendisi
binmezdi. Çok cömert idi. Buyurdular ki:
___"Cömert, efendi olur, cimri, hor olur. Bu âlemde bir mü’min kardeþinin iyiliðini,
kendinden önce düþünen, öbür âlemde daha iyisini bulur."
...

Böylece her yönden kýlýçlar çekilip, Yezîd’in nimetlerine ve iltifatýna kavuþmak ümidiyle,
o alçak emre uyuluyordu. Bu alçaklýk yalnýz iki kiþiye eriþti. Birisi Enes oðlu Sinan,
birisi de Þimir Zilcevþen’di. Bu iki zâlim, Hz. Hüseyin’ (R.Anh) i þehîd etmek için üzerine yürüdüler.
Zâlim Þimir öne atýlarak, Hz. Hüseyin’ (R.Anh) in karþýsýnda dikildi. Hz.Hüseyin (R.Anh) dedi ki;
___ “Ey Þimir! Benim öldürülmem sana mukadder kýlýnmýþtýr. Ama bugün hangi gün ve hangi vakittir
Ve bu ay hangi aydýr?”
Þimir bedbahtý:
___“Muharrem ayýdýr ve Cuma günüdür. Vakit de namaz vaktidir!” diye cevâp verdi.
Hz. Hüseyin (R.Anh) :
___“Ey zâlim!” Böyle bir haram ayýnda, Cuma gününde, namaz vaktinde Ýslâm hatipleri
minber baþýnda Atamýn vasýflarýný anlatýrlar ve zengin, fakir kullar camiye yüz tutarlar. Sen
nasýl olur da bu kötü iþi yapmaða kalkarsýn? Ey Þimir üzerimden çekil biraz mühlet ver.
Ben de kurumuþ dudaðýmla namaz kýlayým. Çünkü namazda iken þehîd olmak bana miras
kalmýþtýr. Ben de o baba saâdetini bulayým.” Dedi.
Hz.Hüseyin (R.Anh) biraz kuvvet bularak oturdu, kýbleye yöneldi ve namaza durdu.
Namazda secdeye baþ koymuþken, baþýný secdeden kaldýrmasýna zaman býrakýlmadan þehîd edildi.




************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Ýlâhi murâdýn, cilvesi böyle,
Kazâya rýzâdýr, teslimi öyle!
Þir-i Yezdan sülbü, hun olmaz vay’la;
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Hz. Hüseyin (R.Anh), kendilerinden önce Kûfe’ye amcalarý Akîl’in oðlu Müslim’i, orada
cereyân eden durumlarý anlamaya, halktan kendilerine biat almaya ve sonucu kendilerine
bildirmeye memûr ederek göndermiþlerdi. Müslim Akîl, Medine’de Rasulullah’(S.A.V.) ýn
kabrini ziyaret ettikten sonra Kûfe’ye yöneldi ve oraya ulaþtý. Kûfeliler Muhtar’ýn evinde,
rivayete göre onsekiz veya yirmisekiz bin kiþi Hz. Hüseyin (R.Anh) adýna Müslim Akîl’e
gelip biat ettiler. Kûfelilerden Ümeyye oðullarý tarafýný tutanlar, Kûfe Vâlisi Numân’ýn bu
hâle bir çare bulamayacaðýný, çetin birinin Kûfe’ye Vâli olarak gönderilmesini Yezîd’e
bildirdiler. Yezîd bunun üzerine Ubeydullah Ýbn-i Ziyad’ý Kûfe’ye Vâli tâyin etmiþti.
Ubeydullah Kûfe’ye vardýðýnýn ertesi günü, halký mescide toplayýp; “Kimin evinde Yezîd’e
isyân eden biri bulunursa onu, evinin kapýsýnda astýracaðýný” söyledi; onlarý korkuttu.
“Kendisine yardým edenlere para-pul vereceðini” söylemeyi de ihmal etmedi. Kûfe’de
bulunan Müslim Akîl, bunu duyunca Muhtar’ýn evinden çýkýp, Urve oðlu Hânî’nin evine gitti.
Müslim Akîl’i yakalayýp, Ubeydullah’ýn yanýna götürdüler ve Hicretin 60.yýlý Zilhicce ayýnýn
8. günü þehid ettiler. Hz. Hüseyin’(R.Anh) de o gün “Ehl-i Beyt’i” ile Irak’a doðru yola
çýkmýþlardý. Hz.Hüseyin (R.Anh) Mekke’de kan dökülmemesini istiyordu. Bunu kardeþi
Muhammed’e de anlatmýþtý. Kardeþi Muhammed;
___“Bari bu çoluðu-çocuðu götürme.”dedi.
Hz. Hüseyin (R.Anh), kardeþine:
___“Rüyada Hz.Peygamber’(S.A.V.) i gördüðünü, Irak’a gitmesini emrettiðini, Allah’(c.c) ýn
kendisini kana bulanmýþ, çoluðunun çocuðunun esir edilmiþ olarak görmek istediðini”
bildirdiðini söyledi.

Hz. Hüseyin (R.Anh), Kûfe’ye hareketinden önce þu kýsa hutbeyi okudu:
___“Hamd Allah’(c.c) a, Allah (c.c.) neyi dilerse o olur; güç kuvvet, ancak onunla elde edilir.
Salât-ü selâm Rasûl’(S.A.V.) üne olsun. Ölüm, genç kýzýn boynuna takýlan gerdanlýk gibi,
Âdem oðullarýnýn boyunlarýna takýlmýþtýr, onlara ezelden yazýlmýþtýr. Yâkub, nasýl Yûsuf’u
özlediyse ben de geçmiþlerimi öylesine özlemiþimdir ve ulaþacaðým þehâdet yerini Allah (c.c)
benim için hazýrlamýþtýr. Allah’(c.c) ýn kudret kalemiyle yazýlmýþ olan ölümden kurtuluþ yoktur.
Biz, Ehl-i Beyt, Allah’(c.c) ýn rýzâsýna uymuþuz, ondan râzýyým, belâsýna sabrederiz,
sabredenlerin ecirlerine ereriz. Hz.Rasûlullah’(S.A.V.) ýn bedeninden bir parçanýn O’ndan
ayrýlmasýna imkân yoktu, o kutluluk yerinde cennette O’nunla beraberdir. O’nun gözü,
bizimle aydýnlanacaktýr, vaadine, bizimle vefâ edecektir. Bize canýný fedâ etmeye, bizimle
can vermeye hazýr olanlar, Allah’(c.c) a kavuþacaklarýna tam inançla inanmýþ bulunanlar,
bizimle gelirler; ben Allah (c.c) dilerse sabahleyin hareket ediyorum.”


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Fatýma tüz Zehra, ciðer pâresi,
Aliyy-ül Mürtezâ, has dürdanesi,
Resül-ü Ziþân’ýn, can bir danesi;
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!



************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Hz. Hasan(R.Anh), âlemlerin efendisi olan sevgili Peygamberimiz(S.A.V.)in terbiyesiyle
yetiþip büyüdü. Resulullah(S.A.V.)ýn pek çok hadis-i þerifi ile övüldü. Peygamber (S.A.V.)
Efendimiz Hz. Hasan’(R.Anh)ý çok sever, ona þefkatle muamele ederdi. Bir defasýnda
Hz. Hasan(R.Anh), kardeþi Hz. Hüseyin(R.Anh) ile Resulullah(S.A.V.)ýn huzurunda
güreþiyorlardý. Resulullah (S.A.V.) Efendimiz, Hz. Hasan(R.Anh)ý teþvik buyururdu.
Hz. Fatýma(R.Anha);
___"Babacýðým, Hüseyin küçüktür, halbuki siz hep Hasan’ýn tarafýný tutuyorsunuz."
Deyince, Allah’ýn(c.c.) Rasülü(S.A.V.) Efendimiz buyurdu ki;
___"Ya Fatýma! Cebrail, Hüseyine yardým ediyor.

Ebu Eyyub-el-Ensari, Hasan(R.Anh) ile Hüseyin’(R.Anh)in Resulullah’(S.A.V.)ýn huzurunda
oynadýklarý sýrada huzurlarýna girince;
___"Ya Resulallah(S.A.V.), bunlarý çok mu seviyorsun?"
Diye sordu. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz de;
___"Nasýl sevmem? Bunlar benim dünyada öpüp, kokladýðým iki reyhânýmdýr."
buyurdu.

Abdullah ibni Abbas rivayet etmiþtir:
Resulullah, Hasaný omuzuna almýþtý. Bir kiþi;
___"Ya oðul, ne güzel zâtýn omuzundasýn!
Dedi. Resulullah (S.A.V.) buyurdu ki:
___"Omuzumdaki da güzeldir.


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Ozan Ýlo kurban, rûhum yoluna,
Ýkrârým böyledir, böyle biline,
Helâldir yolunda, caným alýna!
Kerbelâ mazlumu, ser-i Þühedâ!
Habibin gözünün, nûru Þühedâ!


************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%&%%%%
************************************************
>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
************************************************
%%%%%%%%%%%%%%%%%%%%
************************************************


Hz.Hüseyin (R.Anh.), Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.)’in küçük torunudur. Hicretin 4. yýlýnda
Medine’de doðmustur. Aðabeyi Hz.Hasan’ (R.Anh.)dan 1 yaþ küçüktür. Resulullah (S.A.V.), onu ve
aðabeyini çok sever, zaman zaman onlarla oyun bile oynardý. Bazen namaz kýlarken
Hz.Hüseyin (R.Anh.) ve Hz.Hasan (R.Anh.), O’(S.A.V.)nun mübarek sýrtýna çýkar, O (S.A.V.)da
torunlarý düþmesin diye dikkat eder, secdeyi uzatýrdý.

Her hareketiyle Peygamber (S.A.V.) Efendimize benzeyen Hz.Hüseyin (R.Anh.), Hicretin
61.senesinde Kufe’liler tarafýndan, hilafet vazifesini yüklenmek üzere çaðýrýldý. Aile
efradýný da yanýna alarak Kufe’ye doðru yola çýktý. Ancak Hz.Muaviye’nin yerine halife olan
Yezit’in gönderdiði kuvvetli ordularý tarafýndan Hz.Hüseyin (R.Anh.), Kerbelâ’da sýkýþtýrýlarak
þehîd edildi. Vefatý sýrasýnda 54 yaþýnda bulunuyordu.

Hz. Hüseyin (R.Anh.), Hicret’in 61. yýlý (Milâdi 680) Muharrem ayýnýn 10.günü Cuma öðlen
namazý vakti Kerbelâ’da, Mûaviye oðlu Yezîd ordusu tarafýndan, þehîd edilmiþtir. Türbesi
Kerbelâ (Irak)’dadýr.

Cenâb-ý Hakk (c.c.) Kur’ân-ý Kerîminde;
___"(Ey Rasûlüm!) De ki: Buna (tebliðime) karþýlýk sizden, akrabalarýmý sevmenizden
baþka hiç bir ücret istemiyorum." (Þûrâ Sûresi, Âyet: 23) Buyurmaktadýr".

Rabbimizden(c.c.), duâ ve niyâzýmýz o dur ki, biz günâhkâr kullarýný, o mübârek efendilerimizin
hürmetine affeyleye ve onlarla haþrede ÝnþaAllah, âmin.
Ve Selâmün Alel Mürselin Vel hamdülillâhi Rabb-ül Âlemîn.


Tâbi-li’emr’illah : Allah’ýn emrine uyan
Ati : Kalýn kafalý, inâtçý,

Ýlhami Erdoðan
Ozan Ýlo

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.