Leylim yar! Bu gün benim bana küs hallerimi sana anlatacaktým. Fakat ilk hangi ben kýrgýnlýklarýmý anlatacaðým konusunda. Kafam biraz karýþýk onun toparlanmasý için güneþin tepeleme doðduðu yerleri deðil de. Gölgenin bir hatun bacaðý kusursuz ve bembeyaz býraktýðý yerleri seçiyorum. Ve okþuyorum sessizliðin okþanmasý gereken yerlerini; ne bir ülkenin idaresi bende; neden çekirdek bir ailenin yaþadýðý evin idaresi; ayaklarýnýn üzerine basan yokluðunu çok birilerine his ettirmemeye çalýþýyorum.
Leylim yar! Mesela taþa topraða belimi yaslayarak otururum ayaklarýmýn ucu gökyüzüne bakýyor. Alacaklarýnýn parmak ucuna öðrettiði üçleri, yedileri .kýrklarý, yazýp siliyor sonra. Yaklaþýk yarým saat önce diyet çayýmý içip arkasýndan küfür çimdiklerini atmýþým ulu orta yerlere. Anamýn dediði gibi bir etli butlu kadýn olmak iyiydi de son zamanlarda moda tasarýmcýlar sýfýr beden üzerine çizimlerini yapýp kumaþ katlarýný havasýz býrakýyorlar. Yani bacaklarým karga burunlu Basenim ise kemiklerimin üzerine kaçak kat atýyor. Bayýlacak kadar açým lakin her þeyi zamanýnda býrakýyorum ve ait olduklarý yerlere
Leylim yar! Benim yar!.. Çöp kovasýnýn baþý kokudan dönemesin diye mutfak balkonun camýný açýk býrakýyorum. Þimdi sen diyeceksin ki "iþine o çöpleri atmýyorsun " aðýr iþliyor bedenimi ayakta tutan kemik parçalarým. Kimsenin olmadýðý bir kalbin içinde gezinmek bildiði gibi kolay iþ deðil vallahi çok zor nefes nefes kaldýðýn vakit otur bir köþede az dinlen diyenim yok "aþk olsun" diye Biraz zamanýn nohut gibi suda þiþmesi lazým Leylim yar! Fena cinselliðe takmýþým ve aþkla piþme yetkisini ocaktan harýl harýl yanan ateþin bana verdiðine göre onu akþam belki sabah bizle baþ göz edeceðim.
hee! Leylin yar! üþüyorum Kaderimmiþ soðuk bir memlekette dünyaya gelmek sýcaktan baþý dönen bulutlarý hiç tanýmýyorum. Ama tanýþ olduðum güzel þeylerin üzerini çizersem bana ayýp olur. Yaðmurun gece içip sabaha baþ aðrýsý ile uyanan sarhoþ olduðu hali iyi tanýyordum. Topraðýn gül memeleri iki öksüz çocuðun aðzýndan dýþarýya fýrlar. O sütler gene topraðýn kendi sinesine akardý. Ve kimsenin aç kaldýðý falanda yok göz hakký herkesin iþine geliyordu. Bu dünyada.
Leylim yar! Sokaklarýn sese sustuðu bir þehirde yaþýyorum. Kuþlarýn baþýný koyacak yeri yokla; var arasýnda. Ben günde on sefer onlara yem veriyorum. Sen yüzlerce sefer onlara yem verdiðimi düþün Çok unutkaným senden sonra harfler ve sayýlarý günleri de iki sokak evimin aþaðýsýnda kurulan sem pazarýnýn satýcýlarýnýn sesleri hatýrlatýyor. Bu gün günlerden cuma oluþu sem pazarýnýn sevindiðim diðer þeye gelince seninde benimde çok sevdiðim portakallarý almak olduðunu ; sana demeden geçemeyeceðim.
Leylim yar ! O gün TV de izledim. Her güzel canlýnýn nesli tükenmeyle karþý karþýyaymýþ ola da bizimde teslimiz bir tükeniþ damgasý vurulursa ayaklandýr bütün yeþil gözlü insanlarý olur mu? Yine yanýk bir aþkýn kokusu sardý. Burun deliklerimi ben ona sana duyulan özlem diyorum. Ve sözümü üzgün bitiriyorum Birazdan gideceðim hiç mezar taþýnýn olmadýðý o yere saatlerce bir bardak çayýn bitmesini bekleyeceðim. Artýk kaffenin sahibi de anlamýþ benim seni oraya boþa beklediðimi. Yüzüme bakýp bu çay bizden deyip gider yine yanýmdan…
Sosyal Medyada Paylaşın:
Şadiye gürbüz(zaralıcan Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.