bir alýn yazýsý bu
var ile yok tarihleri arasýnda bir sýnanma
hani bilinmeyen ellerde
iç içe daireler çizen pergellerin
birbirine ne yakýn
birbirine ne uzak
çizgileri var ya
ezelden ebede olmuþ ve olacaklarýn
çetelesi onlar
zamanýn ve mekanýn
þartlarýn ve konumlarýn
sebeplerin ve sonuçlarýn çizelgesi onlar
hayýr ile þer arasýnda bize tertiplenmiþ bir kez
iyiye þükür
kötüye hamt
iyiler de, kötüler de
miras olur bazen
devralýnýr geçmiþten
potasýnda hayatý damýtýr durmadan
ýssýz sokaklarýn açýk avuçlarýna çizilince rotalar
yalnýzlýklar saðanak olur birden
bazen bir uzayýþýn salýncaðýnda
beklemeyi beklemek düþer
bazen kaskatý duvarlarla örülür
özgürlüklerimizin her ciheti
zaman gün olur
gölgesine düþman olan uygun adýmlarla
yürünür umutsuzca
dengesiz dalgalar vurur kýyýlarýmýza
zamansýz fýrtýnalara tutuluruz
akýl edemeyiz bir türlü
karanlýða tüneller açabilmeyi
ilk ýþýklara teþne seher güllerince
yüreklerimizi al al kanatmayý
bazen olmayan kervanlarý bekleye bekleye
yitirdiðimiz umutlarýmýzý
yýldýzsýz ve aysýz gecelerde
bize elleri baðlý beklemek düþer.
sen kaderi böyle belleme
sen anlayamazsýn kaderi çünkü
yolculuklarýný içine yapmadýkça
anlayamazsýn…
kader buymuþ diyemezsin
koþu varken yürümeye kader diyemezsin sen
dallarýný fýrtýnalar
çiçeklerini ayazlar vururken
yapraklar dökmeye kader diyemezsin
ancak o vakit baht olur her dua
ancak o vakit taht olur her hayal
olmayacaksa…
ya sonumuz nice olur
nice olur ötemiz…
dünya ahiretin üzerinde incecik bir tül
ýþýklar sýzar oradan buraya
buradan oraya ýþýklar düþer
öbür tarafa kayar ayaklarýmýz
gün geçtikçe
dünyada kaybederiz
elimizden çýkar sevdiklerimiz
elinden çýkacaðýz sevdiklerimizin
belli ki kaybedeceðiz
bilirler tarlayý ekerken görünüþte kaybedeceklerini
razýdýrlar en kýymetli canlarýnýn topraða düþeceðine
can tohumlarýný býrakýrlar topraða
bir çiftçinin umudu ile azalýrlar dünyada
az alýrlar dünyadan
onlar hasadý bilir
umarlar daha çoðunu
bilirler tükenenin ardýnda tükenmeyeni
sonsuzluða aþinadýrlar sonlarýn sonunda
ahireti gözler onlar
bu yüzden
dünyanýn gözünden kurbanlar düþer topraða
dünyayý düþürür gözlerinden kurbanlar
gözyaþý gibi
kurbanlar verir
dünyanýn en deðerlileri
en mümtazlar kurban diye alýnýr
belli ki…
her can kurban olmaya deðmez
ibrahim’e ismail kurban
yakub’a yusuf
zekeriyya yahya’sýný ekti topraða
imran meryem’i adadý
meryem isa’sýný
kurban diye doðurdu
çünkü
tarlanýn hasadý için
topraða deðerli tohumlar düþmeli
çünkü
dünya dünyadan ibaret deðil
dünyayý dünyadan ibaret bilenler
dünyadan ötesine körelenler
hesaplarý tutmaz
onlar kurban pazarýna gelmez
onlar hasat mevsimini bilmezler
redfer