Uzaklarda bir okul vardı
Dikenli tellerle çevrili,
soðuk duvarlarýyla hüzün yüklü.
Köyün aðýr çamurlarý,
Çocukluðumuzu o okulun kucaðýna býrakmýþtý.
Yedi yaþýn ürkek tomurcuklarý,
Bu dikenli telli okulda tek tek açtý,
Gariban köy çocuklarýydýk biz,
Ana sýcaklýðýndan uzak, gözlerimiz yollarda…
Aþaðý dereden kurbaða sesleri gelirdi,
Her akþam o uðultu, umutlarýmýzý çalardý.
Yemekhanenin soðuk kazanýnda kaynayan çorba,
Bize Azrail’in nefesi gibi gelirdi bazen,
Ve o taþ duvarlar…
Konuþabilseydi eðer,
Anlatýrdý bir bir eski acýlarý,
Her anýsý saklaydý bu sessiz duvarlarda...
Bir gün devlet, Ýbrahim E…r adýnda birini yolladý baþýmýza,
Bir de Ýsmail K…ç diye bir Müdür Muavini,
Elinde deðneðiyle sert bir gölge gibi,
Baþýmýza inen darbeler gibi,
Gözlerimizdeki korkuyu büyüttü durmadan;
Geçmiþin beddualarý dolanýr þimdi hayatlarýmýzda,
Rüstem G…l.r pusuda beklerdi köþe baþýnda,
Zavallý misket oynayan çocuklarý
Gözünü kýrpmadan savururdu rüzgâr gibi…
Þakir Albayrak hocamýz,
Bizim kalbimize ýþýk saçan adamdý,
Devlet onu alýp uzaklara, Mardin’e sürdü bir gün.
Duydum ki, Hakk’ýn rahmeti alýp götürmüþ onu,
Bir insan böyle onurlu yaþayýp gider mi?
Bu okulda o kadar çok hatýra var ki,
Nasýl yazýlýr, nasýl anlatýlýr hepsi?
Namaza giderken bir grup saðcý serseri,
Önümüzü keserdi, tehditkâr sözlerle:
“Ey Allahsýz komünistler! Burasý Allah’ýn evi!”
Bizse izimizi kaybettirip,
O dikenli tellerin arasýndan girerdik içeri,
Saðcý Müdür Ýbrahim C…r’ün dönemi,
Küçük tomurcuklarý sert adýmlarla ezip geçti...
Bir gün, Bünyamin, Kenan ve ben,
Saatlerce sorguya çekildik onun odasýnda.
Bir suç bulamayýnca ezdi geçti yüzümüzü,
Müdür muavini Sadýk B…m.z.i,
Üstümüze salýp tepkimizi ölçerdi.
Ama o, garip bir þekilde,
Gönlümüzü de almayý bilirdi bir yandan,
Döverdi belki, ama sonra teselli ederdi,
Anlardýk ki, en azýndan içten bir yaný vardý...
O okulun taþ duvarlarýnda,
Nice gizli anýlar saklý hala,
Biz çocuklar, düþlerimizi yitirirdik o dikenli tellerin ardýnda,
Ama yine de inancýmýzý kaybetmezdik asla,
Her sabah, güneþin doðuþunu yeni umutlarla karþýlardýk...
Ahmet Güleç gibi hocalarýmýz vardý,
Düþüncelerimiz uyuþmasa bile,
Onun hatýrasýný rahmetle anýyoruz þimdi.
Domuz çaný vardý dersliðin tavanýnda,
Elektrikler kesildiðinde hemen devreye girerdi,
Bir umut gibi çalardý o çan bize...
Anýlarýn Gölgesi
Bu dikenli telli okul, çok uzaklarda,
Güller arasýnda uyuyakalan çocuklar vardý,
Bir köpek ya da kedi yaný baþlarýnda beklerdi sabaha kadar,
Güneþ ufukta süzülürken,
Baþýmýzda bir hoca kükrerdi:
“Etüt baþladý, duymadýnýz mý zili?”
Uykulu gözlerle toparlanýrdýk hemen,
Kimimiz kitaplara, kimimiz sýralara,
Kimi de, rüyasýnda yarým kalan oyunlara...
1981’den 2006’ya uzanan yýllar var aramýzda,
O günlerin anýsý hala taptaze,
Boyayla baþladým çalýþmaya,
O günlerin hatýrasý kaldý bana Nuri Yal…ç.n’dan.
Para olmasa hangi kýzlar yüzümüze bakardý ki?
Ama aþk dedik, sevdik safça ve temizce,
Bir aþk uðruna disipline gitmekten korkmazdýk.
Melek vardý kalbimde o yýllarda,
Her þeyi onun uðruna göze almýþtým,
O kaldý orada, ben ise gittim Kayseri’ye…
Bir gün postacý elime bir mektup tutuþturdu,
Ýlk satýrýnda karþýma çýkan dize:
“Uzun bir yol var aramýzda,
Bir ucunda sen, bir ucunda ben.”
Ve iþte orada kalbimi býraktým,
Aþkýn ateþi, dostluklarýn izi kaldý o yýllardan geriye,
Güllerle dolu bahçeler vardý düþlerimizde,
Hiçbir serseriye kaptýrmadýk o sevgiyi,
Geriye sadece acý tatlý hatýralar kaldý...
Bu dikenli teller ardýndaki okul, çok uzaklarda,
Aþkýn ve sevginin tadý hala damaðýmýzda,
23 Nisan coþkusunu doyasýya yaþardýk o günlerde,
Dikenli tellerin ardýnda büyüyen çocuklardýk,
Umudu eksik etmeyen,
Her þeye raðmen inatla gülen gözlerle bakan…
Sevgili çocuklar,
Bu þiir sizler için,
Anýlarla dolu dikenli teller ardýndaki okul,
Geçmiþin izleriyle yüklü belki,
Ama her zaman umutla dolu.
Týpký sizler gibi,
Sevgiyle, dostlukla ve inançla yoðrulmuþ anýlara sahip,
Bugün çocuk olsak,
23 Nisan’ýn sevincini o tellere raðmen yaþarýz,
Dikenli teller arasýnda bile özgürdük çocukluðumuzda...
Erol Kekeç/2006 -Çengelköy/ÝST
Sosyal Medyada Paylaşın:
TİLHABEŞLİ FİLOZOF Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.