Hakk’a yönelen alýnlarda nurdur efendimiz
kederle aðlayan bir gözde yaþ
sevgiyi þefkat þefkat
saygýyý hürmet hürmet çoðaltýr efendimiz
maviliklerin kabaran bulutlarýna yükleyerek
enginlere gönderir yegan yegan sevgileri
inanç özlü kainatý sindirir sözlerine
sarýndýrýr ruhlarýný insanlarýn
yankýsýný paylaþtýrmak üzere sevincin
her gecenin ardýnda açan yeni bir sabahtýr efendimiz
mustarip yollardan güneþe uzatýr ellerini
bütün sözler susarken kutsal bir göreve baþlar
hep yeniden
her kelimeyle yeniden öðrenilir
ilkbaharlar üzerine bir medeniyet kurulur hep
ýraklarý yakýn getirir efendimiz
içimizde yaþar
hepimizin içinde yeniden baþlar hep
nerede hasretler ve özlemler sona eriyorsa
orada mutlak efendimiz var
bütün çiçekler onun yalnýz ve çileli topraðýnda açar
bir harfine kýrk yýl köle olmakla çýkýlýr zamanýn yücesine
uyanýlmaz uykulara varmadan
kucaðýndan rahmet yüklü zembiller dökülür hep
ve herhalde o ferdi ferit insandan olacaktý
ve insanlar içindeydi o ferdi ferit
muhammed aleyhisselatü vesselam olacaktý efendimiz
þimdiye kadar hiçbir tarih
efendimiz gibi bir ferdi göstermedi
ve gösteremeyecekti de
ahlak-ý hasenenin en yüksek derecesiydi efendimiz
vird-i zebaný kur’an-ýn mucizül-beyanýydý o
elbette ferd-i mümtazdý efendimiz
bu alemin hem çekirdeði
hem de meyvesiydi efendimiz
redfer