hep kötü senaryolarda
yardýmcý oyuncuydu rollerim Çelebi.
ya tutmadý kasýntý kadýnlarýn kibri yüzünden,
ya reklam olamadý,
sanattan anlamayan halkýn elinden.
velhasýl çulsuz geldik
aynýsýyla yolcuyuz allahýnda izniyle...
az önceydi son sahne, Maltepe, sahil.
genç kadýna yetmiyordu nargilenin dumaný Çelebi.
gözlerinde boncuklaþan yaþlar herkese aðlayýp,
deniz üstü vururken karþý ki adalara.
ne hikmetse ayrýlan bizdik ama,
bir ben yoktum gözyaþlarý içinde Çelebi...
ki þimdi hatýrladým, içimde sen ada uzaklýðý deyip
on küsur sene önceleri yine bu halde, ezik,
kabul etsin beni diye nasýl yalvardýðýmý,
biri benle çok fena kafa buluyor Çelebi...
bundan iþte çok dokundu, ayaðýmý her yere vuruþta sinirden,
tanesi iki liradan garsonun bi ton çay sokuþu...
hava sýcak, vatandaþ þort atlet/siz, mangal baþýnda.
yok, ortamý anla diye usta, biz onunla hep hazýr yedik valla.
hayýr, kadýnda yetenek allah vergisi,
alakasý yok beceriksizlikle.
hem, vermedim mi ben sana
ev de unuttuðu yemek kitaplarýndan?
affet, kaç zamandýr kendimde miyim ben be Çelebi...
mangal dedim de aklýma geldi,
bir tavuktan ve onun mücevherlerinden hiç hazetmedi.
ee, tanýyanlarý bilir nazlý büyüttüðünü haspamý
on küsür yaþlarýna kadar rahmetli Karabey dedesi.
tut beni, þiir oskara gidiyor Çelebi.
tut, yoksa bilirim ben baþýma gelecekleri.
hele biraz tadýný çýkartayým ayrýlýk denilenin
elbet yazarým da devamýný,
yazdýðýmca yaþaya bilmeyi becerebilirsem Çelebi...
2012
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.