Bir İstanbul Sabahı
(Yaðmurlu Bir Ýstanbul Sabahý)
ince ve kavisli sokaklardan ,
parke döþeli ýslak yollardan geçerek
yaðmurlu bir Ýstanbul sabahýndan
yürürsün hayatýn buðusuna
ýslanan yanaklarýn ve dudaklarýn
farzederim bakýþlarýn kalbime hicran olur
aðaçlar yapraklarýný hep döküyor
kuþlar yine ezbere göçüyorlar
hüznün ve matemin damla damla yaðýþý bu
artýk bütün kýþlar ilkbahara benziyor
dudaklarýndaki suskunluðu çözüyorum
her sancýlý gülüþ ýzdýrab oluyor,
havada bir bulut rüzgarýný kaybetmiþ
yaðmur olmaya dururken
acaba nere yaðmalý telaþýnda þimdi
herkes kendi baþýna kalmýþ,
onu farkeden yok
yaðmurun büyüsü bozulmuyor
o acemice bir güneþe perde oluyor
ýslanan omuzlarýn ve saçlarýn
uykulu adýmlarýnla
ve yorgun alnýnla beraber
düþünce oluyor, umur oluyor
kahýr oluyor sevdaya
bir fýrtýna kopar, beklemek güzelleþir
rüzgar alýr götürür saçlarýný Üsküdar’a
bir balýk selamý getirir denizden martýlar
farzederim Ýstanbul sarý bir gazel olur
günler ne çabuk bitiyor deðil mi?
bir heyhula; bir delilikle
sefilliðim haliçten Karaköy’e kadar
belki görürüm diye bir vapurda seni
oltasýz misinasýz, birkaç balýk ölümü kadar
durur öylece beklerim köprüde
baþý yaðmurlu bir adamým ben
beklerim denizin rengine durur gözlerim
Haydarpaþa’ya, Kýz Kulesi’ne selam ederim
sen yine kendi derdinle güzelleþ
niçin yaþadýðýný hep hatýrla olur mu
ve birde aþký hatýrla hani
her insana yürek sevinci olan
günler bir þekilde geçiyor iþte
yaðmura da fýrtýnaya da aldýrma sen
biraz deniz seyret, birkaç martý yakala
hani ömrüne kýyým olmasýn günün
heves vermez cana minnet.
yaðmurunun da yalancýsýyým artýk
Ýstanbul’a kar yaðýyor...
en çokta Ýstanbullu olmayanlar kahýrda
iþte bu yüzden senin de
kara kýþý sevdiðini farzederim
ve varsayarým avuç avuç kar yediðini
ama önce yaðmur yaðmalý Ýstanbul’a
kirli beyaz olmasýn diye karakýþ
ve yüreklerdeki pasý da yýkayarak
kardan da önce yaðmur
altýnda durup ýslanmalý adam akýllý
Haliç’in ortasýnda durur
beklerim seni Ýstanbul’la beraber
neden canýn sýkkýn, niye kalbin aðrýyor?
bilmek isterim sorarým
bir keþmekeþ, bir kargaþa
Ýstanbul’un huzuru bunlar derim yeridir
ben dilerim senin namýna hani
yüreðinin umduðu bütün her þeyi...
güzellikleri, iyilikleri...
biraz kirli yosun ve insanlýðýn artýðý
burada dur düþün, köprü düþene yol olur
yaðmur yaðsýn, buluta nazar etme
hayalleri de hatýralarý da kirleten insandýr
seni beklerim düþüncelerin yumaðýnda
yalnýzlýðýn daraðacýnda çürür gibi
ölmeye heveslenip hayata sarýlýrým yine
senin de yaðmuru sevdiðini farzederim
hayallerle hatýralarla ýslanýrým
iþim bu; seni severim p’uslanýrým
yoksa sen de hayal olmaya yakýn mýsýn,
düþ olmaya meyilli, aný olmaya gönüllü
hatýra olmaya yatkýn mýsýn?
sýrýlsýklam bir Ýstanbul sabahýnda
saçlarýnýn yaðmurla yunduðunu farzederim.
✒ Emrah Ýslam Kurt
Ýstanbul / 13.12.2010 Pazartesi
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.