hemen her akþam
bana bakan kahverengi gözlerine
her þeyi olduðu gibi söylemeyi denedim
kaç kez
dedim mi
demedim mi
öyle acýnacak,
öylesine zavallý bir durumdayým ki
ne dediðimden
haberim bile yok
avucumun ortasýnda duruyor resmi
gözlerim ona doðru
çabucak bir iki adým atmýþ
ona yaklaþmak mý
onun yaklaþmasýný beklemek mi gerekti
yoksa
týpký þarký söylemek için salonun ortasýna çýktýðý zamanki gibiydi
iki yanýna sarkýtmýþtý kollarýný
derin derin soluk alarak
hiç kýmýldamadan durduðu gibiydi
yüzüme bambaþka bir ifadeyle baktýðý gibi
suskundum
ilk sözü söylemiþ
sonra da hemen düzeltmek gereðini duymuþ gibiydim
hiç konuþmadan burnundan soluyan gibi
kendime o kadar acýyordum ki
artýk ruhumda ondan artan kalan duygularla
cebelleþiyordum
aðlýyordum
ne söyleyeceðini, nasýl devam edeceðini bilemeden
akla gelebilecek düþüncelerden korkarcasýna
hiçbir þey olmamýþçasýna
bana acý veren tek þey
arada ki onca mesafeydi
söyleyeceðim her þeyi
ona bir daha söylemek isterdim
onu ne çok sevdiði mi
ona anlatmak isterdim
utangaçlýðýmý
mahcubiyetimi
redfer