ömrümün bu mevsiminde sana sýkça yazmak
seni sýkça yoklamak isterim evlat
her zaman olmuyor bu
kimi dönemlerde içime çekilmek
herkesten her þeyden uzakta yaþamak
kendimi dinlemek
dinledikçe susmak ihtiyacý hissediyorum
susmak gibisi yok
insanoðlunun kalbine en iyi gelen þey susmaktýr
pek kimse bilmez bunu
insanlarýn susmaya hiç niyeti yok ki
nereden bilsinler
nadir ulaþýlan o iç huzuru
sözü, özü, düþü ve hatta gönlün en derinlerinden
en ýrak yerlerden çýkýp gelen gülüþü hayra yoran
dinle…
sana ulaþan her mektubumu daha açmadan hayra yorar
hayýr dilermiþsin, duyarým
dilinden hayýr kelam dökülünce
iþin gücün hep berekete açýlýrmýþ
bunu da duyarým
bunun böyle olduðunu söylemeseler de sezerdim ben
niyet niyeti çekermiþ zira
güzel yoran güzel bulurmuþ
temiz düþünene pirüpak kapýlar aralanýrmýþ
hoþ bakana hoþ görenler denk gelirmiþ
dürüst konuþana dosdoðru cevaplar
has yürüyene has yollar açýlýrmýþ
velhasýl hazýr konuþasým, yazasým varken
arka arkaya dizeyim mektuplarýmý isterim
susmanýn keyfine ulaþmýþ olmama raðmen
arada çýkýp senin gibi
pak yüzlü gençlere birkaç kelam etmek gerek
meydaný boþ býrakmaya da gelmez evlat
çok susana cahil
çok konuþana alim der geçer giderler
mektuba baþlarken esenlik dilenir bilirim
bu gidiþle adým selamsýza çýkacak
varsýn çýksýn diyemem
selam verene de selamý alana da bereket ayrý uðrar evlat
bundan sebep
selam olsun sana ey ýrak diyarlarda yol gözleyen
selam olsun…
ulu ýrmaklarýn üzerinde kurulu köprüler gibi
dün ile bugünün arasýna fidan diken
bir düþ gördüm dün gece
yüce daðlarýn arkasýndan dörtnala koþup gelen
yeleleri ile ovalarý süpüren
toynaklarýyla topraðý döven
kuyruðu ile poyrazý
baþý ile lodosu tutan civan gibi bir at
at ki kardan beyaz
gözleri bir çift kömür topaðý
yeleleri çin ipeðinden
eyeri desen som altýn
ama gel gör ki yanaþmaz bana
beri durur
bineyim derim binemem
dokunayým desem dokunamam
aramýzda koskoca bir uçurum
ben diyeyim derin
sen de dik
sabaha karþý heyecanla uyandým evlat
bir endiþe kapladý içimi
sonra kendimi yatýþtýrdým
dedim, nereden nasýl baktýðýna göre deðiþir bu iþ ihtiyar
yoruma varýr düþ
düþünü iyi yor…
öyle ya,
kem yorarsa kem olur
hayýr yorarsa hayýr bulur insan
dedim, hayýr olsun
at murattýr bizim buralarda
yiðidin yoldaþýdýr
mahzunun sýrdaþý
ihtiyarýn gözüdür
çoluk çocuðun ayaðý
böyle kutlu bir hayvaný rüyada görmek
hayra yorulmaz da ya ne yapýlýr
bazý arzularýmýza ulaþamamak belki daha hayýrlýdýr
bilemeyiz bunu
uzanýp da dokunamadýðýmýz þey
belki kor ateþten bir ok
hem seni yakacak
hem baþkasýný
isteklerimize uzaktan bakmak
onlarý seyretme imkaný bulmak
belki bizim için ala olan
misal güneþ,
nasýl da yüzümüz gözümüz þen olur o doðduðu zaman
gökyüzüne bakýp da kimin içi ferahlamaz
kim gününe þükretmez
kim o uçsuz bucaksýz maviliklerin
zifiri karanlýklarýn içinde hülyalara dalmaz
bulutlarýn beyazýna sevdalanýp da
onlarý kucaklamak isteyen kim bilir kaç kiþi vardýr
peki, hiç düþündün mü
bunlara dokunabilme imkanýmýz olsaydý ne hissederdik
hayallerimize ulaþýnca ya büyü bozulursa
bilemeyiz
ya da aklýmýza hiç gelmeyecek olasýlýklar þekillendirir rüyalarýmýzý
mesela kaygýlarýmýz
mesela iklim
mesela hastalýklarýmýz
hassas duygularýmýz, meraklarýmýz, öfkelerimiz
bazý düþlerde baðlýdýr yýlýn faslýna
unsurlardan biri güçlenip varýr aslýna
bundan sebeptir evlat
neyin hayýr neyin þer olduðunu ancak Hak bilir
bana ise atlarý, rüzgarlarý, uçurumlarý hayra yormak düþer
sen de yor evlat
hayra yor
iyiye, güzele, muhabbete, saadete, selamete yor
birkaç satýr evvel de dediðim gibi
rüya, yorumuna gelir
bak kalemi, kaðýdý elime alýnca
sana düþümü anlatýnca ferahlayýverdi içim
dünya omuzlarýmýn üzerine konmuþ da
ne saðýma dönebiliyordum
ne soluma
daha bu sabah
þimdi öyle mi ya
üzerimdeki tüm aðýrlýk bir anda kalktý
gözlerim daha net görür
kulaklarým daha iyi duyar oldu
bir mektup nelere kadir
bir selam nasýl þifalý
kelam desen yok ondan daha has arkadaþ
daha ben ne diyeyim
neler dileyeyim evlat
dilemek deyince aklýma geldi
dünyayý dileyen dünyayý bulur derdi atalarým
ne hoþ bir cümledir ki insana þöyle bir içini yoklatýr
Ýsteklerim arzularým hep dünya ile mi ilgili de
durmadan dünyayý bulurum
derdi ninem
dünyalýk kazançlarýmýz elbette olacak amma
asýl olan görünmeyen alem deðil midir
mizanlarýn en hassasýnda tartýp
mezuralarýn en doðrusuyla ölçmek lazým gelir bu kazançlarý
ben diyeceðimi dedim
gerisi sana kalmýþ evlat…
bilirim ki en doðrusunu seçer
en münasibini alýrsýn öðütlerimin
zannetmeyesin ki nasihat eden
dört dörtlük yaþamýþ da hiç öðüde ihtiyaç duymamýþ
beþer, þaþar evlat
yanlýþlarýmýzla, hatalarýmýzla insan olduk biz
elbet yanýla yanýla bulacaðýz yolumuzu
zannetmem ki kimsenin kimseye söyleyecek lafý olsun
benim çorabým delikse diðerinin dirseði sökük
bir baþkasýnýn urbasý yýrtýksa berikinin düðmesi kopuk
velhasýl,
herkeste var bir noksanlýk
komþumunki seksen dokuzsa
benimki doksan
bu dünya böyledir evlat
giden gelene
gelen gidene halini arz ettikçe döner
çark ayný
diþ deðiþir durur her seferinde
mektubumu burada sonlandýrýrken
gözlerinden öperim evlat
kal selametle…
redfer