Ey Sevgili Sen Derinden Alıp Verdiğim Nefesimsin
İhalil
Ey Sevgili Sen Derinden Alıp Verdiğim Nefesimsin
Ey sevgili!
Sen, derinden alýp verdiðim, ömür miadýmda sayýlý nefesimsin.
Sen, zemheri soðuklarýnda gönül hanemi ýsýtan güneþimsin.
Her türlü duygu ve düþüncelerimi çekinmeden rahatça paylaþdýðmsýn.
Ve sen, týrnaðýný dünyaya deðiþtirmediðim biricik eþimsin.
Ey sevgili!
Sen, al gerdanlara takýlan en pahalý inci iþlemeli kolyesin.
Sen, hasýlat rekorlarý kýran sevda kitaplarýnýn mukaddimesisin.
Okundukça okunan ve sevdalýlarý için için aðlatansýn.
Ve sen, her mýsrasý birbirinden acýklý aþk þiirlerisin.
Ey sevgili!
Sen, sevgi fidanlarýnýn can sularýnýn aþk ve þevkle veriliþisin.
Sen, karýn tokluðuna çalýþan bir ýrgatýn, boncuk boncuk terleyiþisin.
Ýkindi sýcaðýnda hararet gideren buz gibi suyu kana kana içmesisin.
Ve sen insana, derinden ohlarý çektiren, insaný rahatlatan meltemlerin esiþlerisin.
Ey sevgili!
Sen, görülmesi gerekenleri gören, ela gözlerin sevda sürmesisin.
Sen, birine meftun birinin heyacandan söyleyemediði “seni seviyorum” cümlesisin.
Þirin uykulara hasret kalan, birinin sevdalý mahmur gözlerisin,
Ve sen, bir insanýn elden ayaktan düþmeden, ve hiç kimseye muhtaç olmadan, ölümü temenni ediþlerisin.
Ey sevgili!
Sen, otuz sekiz yýldan beridir her türlü gam ve kasvetimi paylaþtýðým sýrdaþýmsýn.
Sen, terbiyeli, izanlý, görgülü beþ çocuðumu, helal süt ile emzirmiþ anasýsýn.
Bir anlýk yokluðunda hal ve ahvalimin pür yaman olmasýsýn,
Ve sen, uzun kýþ gecelerinde nur cemalini seyrederek þirin uykulara dalýþýmsýn.
Ey sevgili!
Sen, beni ayakta tutan çok düzenli nabýz atýþlarýmsýn.
Sen, vicdan ve merhametini kaybetmiþlerden son süraat kaçýþlarýmsýn.
Bazen karadeniz’de gemileri batmýþlar misali kara kara düþünüþlerimsin.
Ve sen, bazen de yazmakla bitiremediðim, yarýna dair pespembe umutlarýmsýn.
Ey sevgili!
Sen, tam kývamýnda demlenmiþ, içmeye doyamadýðým ikindi çaylarýmsýn.
Sen, binicisini asla ve asla yarý yolda býrakmayan iyi eðitilmiþ taylarýmsýn. Mecnun’un Leyla’sýna Tahir’in Zühre’sine Kerem’in Aslý’sýna Ferhat’ýn Þirin’e olan aþk ve sevdasýsýn.
Ve sen, uzun gün ve gecelerde, anlatýltýkça anlatýlan aþk hikayelerisin.
Ey sevgili!
Sen, ya göründüðü gibi ya da olduðu gibi görünenlerin hayat tarzýsýn.
Sen, ne pahasýna olursa olsun, yaþanmasý gereken insanýn alýn yazýsýn.
Çocuklarýnýn karnýný helal lokmalarla doyuran bir babanýn haklý serzeniþisin.
Ve sen, utancýndan en yakýnýna bile söyleyemediði geçim sýkýntýsýsýn.
Ey sevgili!
Sen, kimsesiz dul ve yetimlerin, garip gurabaný, fakir fukuranýn umudusun.
Sen, seveni sevdiðine ulaþtýran sevda ormanlarýnýn güllü çemenli yolusun.
Suçu günahý olmayan ve müebbet cezaya çarptýrýlmýþ bir mahkûmsun.
Ve sen, yüce yaradanýn “Es sabur” esmasýný çeke çeke zar zor uykuya daldýðý uykususun.
18/ Haziran/ 2024
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.