bülbüller sürgündeydi
nicedir bir ulak kýlýðýnda baykuþlar
misl-i hazanýn selasýný veriyor
onulmaz bir yaranýn deneyim hanesinde
bütün kavgalarý yasaldan sayýlýyor
korku tünelinde helaký ile cebelleþiyor nefesler
her þey zehir kusan akrep soluðu kadar
soðuk ve yapýþkandý
üþüyorduk tövbesizliðin cehenneminde
yaðmalanmýþ zapt edilmiþ güzelliðin rengi/efkârý
deli kýzýn çeyizi kadar daðýnýktý
ense kökünde ey ve ah çýbaný
rahminde yabani sancýlar
bencil bir hayata boy veriyor saksýlarda yedi verenler
þeytanla haþýr-neþir günah gibi
her gün baþka bir surette çoðalýyor
aþina olmadýðýmýz bir yüzle
gönül darlýðýn aðýndaydý
azabýyla fingirdeþmiþ tufan gibi
kahrolasý dünyanýn öksüz çocuklarýný
yalancýktan bir öpücükle kandýrmaktaydý
peygamber çiçeðinden aþk mayalayan güneþi
kanat uçlarýndan koparýp yýldýzlarý
taç yapamýyorduk ya makber karanlýðýna
kördüðümün macerasýndaydý eller
ya diler! onlarda mý baðlýydý
rüzgârlar deðildi esen
kaynayan kumlarý dirilten
yaðmurlar deðildi elem hendeklerine dökülen
içinde kanlarýmýz vardý
sevinçlerimiz vardý her biri derbeder
altýn çaðýnda riyalarý
þaha kaldýrdýðýmýz vakit
uyuyan tepelerimiz vardý
ve her þeye raðmen yaþamayý kâr bilen
ölülerimiz vardý sürünen
þebnem kadar nefese aç
_boran