PEÇE

baþkasýyla kaçýp
sana ihanet edecegimden
korktugundan
beni
bu küçük bez parçasý
peçenin
arkasýna
hapsettin
sonra bentler kurdun
içini
kýrýk gönül parçalarýyla
doldurdun
yaþamýmýn
olagan akýsýný
söndürdün
ahýrdaki sýgýrlar gibi
kümesteki tavuklar gibi
dolaþýp duruyoruz
bu klaranlýk odalarda
bu karanlýk hayatlarda
yok hiç tahsilimiz
öyleyse olmamasý gerekir
hiç bir aRZUMUZ
degil mi
biz kimiz ki
öküzlerin agýzlarýna takýlý yem toýrbasý
PEÇELERÝMÝZ
nefes alma hürriyetimizin bile engeli
belki otuz kere
boþ ol boþ ol boþ ol dersin
çok kere de
yeniden evleniyorum diye de býrakmazsýn
bunun kurana göre zina oldugunu bal gibi bilirsin
allah böyle istedi diye güya kandýrýrsýn
sen ne biçim adamsýn
kapatýlmýsým bu fare deliðine
hayalet gibi hareminde
bir fare
sonsuza kadar sana kölelerinden bir tane
zevk döþeginin beþinci ayagý
bu vurdumduymazlýk arttýkca günden güne
yýkanarak ayýþýgýnda
için için akan gözyaþlarýmýn
zehirini içiyorum mutlulukla
oysa karanlýkla kundaklanan her gece bile
her gün þafak sökecegini bilmekte
bizse körü körüne
yeter yeter yeter artýk
peçemi ve çarþafýmý parçalýyoruým bugün
ve sana fýrlatýyorum bu an
yap kendine ýsýtacak bir yorgan
ve bana gelince
hiç düþlünme artýk bu zavallý kadýný
kanatlanacagým gökyüzüne
ve sonra bir gün
masmavi gökyüzünün bir köþesinde
ortaya çýkacagým
parlayan bir GÖKKUÞAGI

poetry dergisinden türkce uyarlayan....masterbaton





Sosyal Medyada Paylaşın: