her ne kadar inkar etsem de öldüðümü,
yaþadýðýma dair bir emare de gösteremiyorum.
nedir beklediðim,
bir musibet mi yoksa bir müspet mi.?
ey yüceler Yücesi,
yok mu bu üftâdeye visâl’in müjdesi..?
her sabah küllerimden doðarým diye ümit ediyorum,
fakat her gece daha uzaða savruluyorum.
cüretkâr bir çaðrý dolaþýr evimin içinde,
hani azýcýk kulak versem, icabet edeceðim,
dünyadaki cehennemden, Senin cehennemine..
bilmeyenler intihar sanacak bu nazik daveti.