_günah_

bülbüller sürgünde
nicedir bir ulak kýlýðýnda
misl-i hazanýn selâsýný veriyor
her tarafta baykuþlar


kavgalarý yasal sayýlan
korkunun cenderesinde nefesler helaktý
her þey zehir kusan akrep soluðu kadar
soðuk ve yapýþkan
üþüyorduk tövbesizliðin cehenneminde
yaðmalanmýþ
zapt edilmiþ güzelliðin rengi/efkârý
deli kýzýn çeyizi kadar daðýnýktý


ense kökünde ey ve ah çýbaný
rahminde yabanýl sancýlar
bencil bir hayata boy veriyordu
saksýlarda yedi verenler
þeytanla haþýr-neþir günah gibi
her gün baþka bir surette çoðalýyordu
aþina olmadýðýmýz bir yüzle



gönül darlýðýn aðýndaydý
azabýyla fingirdeþip duruyordu
serseri bir göçebeydi hayaller
kahrolasý alemin öksüz çocuklarýný
yalancýktan bir öpücükle kandýrmaktaydý


peygamber çiçeðinden
aþk mayalayan güneþi
kanat uçlarýndan koparýp yýldýzlarý
taç yapamýyorduk ya makber karanlýðýna
kördüðümün macerasýndaydý eller
ya diler!
onlarda mý baðlýydý


rüzgârlar deðildi esen
kaynayan kumlara
yaðmurlar deðildi
elem hendeklerine dökülen
içinde kanlarýmýz var
sevinçlerimiz vardý her biri derbeder
altýn çaðýnda riyalarý
þaha kaldýrdýðýmýz vakit
uyuyan tepelerimiz var
ve her þeye raðmen yaþamayý kâr bilen
ölülerimiz var sürünen
þebnem kadar inþiraha aç




_boran


Sosyal Medyada Paylaşın: