ey mescid-i aksa
þefkatle üzerinde titrediðimiz en kutsal
en deðerli emanetsin
dergahýnýn ýþýðý yedi renge büründü
ýþýðýn ayak sesi sonsuzluða yürüdü
ey yar
yüreðimizi yar bak içimizin narýna
ay utanýr kendinden þu çehreni bir görse
ah bir uyansa ruh
yeni bir yol açsa yepyeni keþiflere
kendini yeryüzüne atýþý gibi
yeniden insanlýða sunsa
ey kutsal þehir kudüs
hüzünlü bahçende
dirilmenin gücüyle aðaç gövdeleri fýþkýrýr gökyüzüne doðru
toprak çatýrdayarak yarýlýr gövdelere geçit vermek için
göklere eriþen aðaçlar
sýmsýký kapatýlan bir elin rahatlayýp açýlmasý gibi
dallarýný salar her cihete
anýnda taze dallar yemyeþil yapraklarla dolar
bütün kuþlar bir aðacýn doðduðunu hisseder gibi
saklandýklarý kuytulardan sökün edip
dallardan yuva seçerler kendilerine
ey mescid-i aksa
içimiz mi kor yoksa ruhumuz mu alevden perde
yüreðimizin menzili lav daðýyla yarýþsýn
ne hicranla yanan þeyler kalsýn
kederimizin her zerresi düþmüþ devasýz derde
secdemizin saf duruþu sana yöneldi
usumuzun her sözcüðü bilinmeze karýþtý
dün kýblemizdin bu gün yaban göründün
ey mescid-i aksa
biz ümidimizi hiç kaybetmedik
hakkýnda yapýlanlara hiç razý olmadýk
senin secdelerinde serinlettik alýnlarýmýzý
senin avlunda koþturduk çocuklarýmýzý
hüznümüz anlamayacak olanlar etrafýmýzý sarsa da
onlara aldýrmadýk
yenildiðimizi söyleyenlere hiç inanmadýk
seninle vardýðýmýz secdeler zaferimiz oldu
seninle durduðumuz kýyamlarda tutunduk hayata
ruhumuza dokunan elinle erdik huzura
ey mescid-i aksa
ey zayýflýðýmýzý yüzümüze vurmayan
ey kirlenene kalplerimize raðmen bizimle küs olmayan
nice peygamberin tevhit mücadelesine þahit olan kadim þehir
her taþýnda bir peygamberin hatýrasý ve göz izi var
kidron vadisindeki meryemin kabrinde
meryeme çok yakýnýz þimdi
ey mescid-i aksa
ey mucizeler þehri
ey anayurdu mahþerin
biz inancýmýzý hiç kaybetmedik
senin kubbenin altýnda dindirdik en þedit sancýlarýmýzý
senin mekanýnda tanýdýk vefayý vefasýzlýðý
sözüne baðlý kalmayý yanlýþlara sapmamayý
biz yaný baþýnda öðrendik
Ýnandýðýmýz yoldan dönmemeyi
buldurduklarýný kaybetmemeyi biz yine seninle öðrendik
ey kutsal þehir kudüs
zaman perdesi kalkýyor topraklarýnda
büyüleyici bir mekanda
zamanýn dýþýnda
efsunlu bir anýn içindeyiz
tüm zamanlarý cem ediyorsun
cem makamýnda
geçmiþ ve bugün iç içe geçiyor
sen ki
gerçeðin en uzun masalýsýn
ey kudüs
ey zafer müjdesini bekleyen
ey utancýmýzdan yüzüne bakamasak da
bizden asla yüz çevirmeyen kutsal mekan
biz cesaretimizi hiç kaybetmedik
gözlerimizi kilitleyen hainlere karþý
direnmekten baþka muradýmýz olmadý
dünyanýn en rahat uykusundan uyanmaktan baþka hayalimiz olmadý
insanlýk ailesinin yurdunda
hikayemiz karýþtý senin her karýþ topraðýna
ey ibrahim halilullahýn en çok sevdiði þehir
ey baðrý yanýk kutsal kent
Allah dostu nice peygamberin geçtiði toprak
kuþ uçmaz kervan geçmez o vadide
hacerin sayý kudüsten baþlar
gözlerine perde inen yakuptur kudüs
kör kuyulara atýlan yusuftur kudüs
bugün de bir baþýna deðil mi
filistinin çocuklarý kudüste
ey mescid-i aksa
ey acýlarýný unutup bizi avutan
ey içimizdeki gülleri sulamaktan asla geri durmayan
biz hafýzamýzý hiç kaybetmedik
sana yapýlanlarý unutursak
kuruyacaðýmýzý bilerek yaþadýk bunca zaman
senin bir taþýna dokunulduðunda
cümle müslümanlarýn içinin sýzlayacaðýný ümit ederek yaþadýk
sen incinirsen
mekanýnda secdeye varan peygamberlerin
incineceðini bilerek yaþadýk
ey kutsal þehir kudüs
sahi biz de terk etmiyor muyuz yusuflarý bugün
unutuluþun ve hamasetin kuyularýna
kudüs davutun zebur okuyan içli sesidir
hala yankýlanýyor sanki o davudi ses
daðlarýnýn taþlarýnýn
mukaddes þehrinin sokaklarýnda
mescid-i aksanýn
mescid-i haramýn
mescid-i nebevinin kardeþi
ey tur-i sinanýn özlemi kudüs
zalim ve güçlü calutu alnýndan vurarak düþüren
davutun attýðý sapan taþýsýn
elinde sapanlarla çýkan filistinin cesur çocuklarýdýr
gözleri baðlý, elleri kelepçeli
baþý dik ve maðrur yürüyen on beþ yaþýndaki gazeli çocuksun
kurda kuþa karýncaya rüzgara hükmeden
kral peygamber süleymansýn
ötelerden haber getiren hüthüt kuþusun
yaþadýk sana acýyý yaþatmamak için
ey mescid-i aksanýn yoldaþý
ey nilin komþusu
ey necid çöllerinin arkadaþý
biz sadakatimizi hiç kaybetmedik
þehadeti senin için yaþamýþ kardeþlerimiz hatýrýna
zalimlerin zindanýnda imanýný tazeleyenler adýna
gözlerinin önünde ailesinin her ferdini kaybedenler aþkýna
biz senden asla vazgeçmedik
ihanetin bin bir türlüsüne uðrasak da
zincirleri kýrmayý senden öðrendik
zemininin altýný kazanlar olsa da
ayakta kalmayý senden öðrendik
biz vuslata talip
sen hürriyete
biz sana ayarladýk zamaný
sen bizlere
sen kudüs duvarlarýn kesiþtiði yersin
aþklarýn acýlarýn ve gözyaþlarýnýn yaþandýðý yersin
yüreðin sýzladýðý yersin
ey kudüs
ihanetine uðrayan þehit peygamberler
zekeriya ve oðlu yahyadýr
o peygamberlerin kaný
filistin babalarýnýn ve oðullarýnýn kanýna karýþýyor þimdi
tekerrür eden bir þehadet ve þehitler diyarý oluyor filistin
kubbetüs-sahranýn ahý göðü çýnlatýyor
kan ve gözyaþý dolu mahzenleri
ey kudüs
hiç bitmeyen duamýz
dinmeyen hüznümüz
en mahcup yanýmýz
kaderin üstündeki kaderimiz
konuþan ve yaþayan tarihimiz
bereketin merkezi
kerim kitabýmýzdaki nice surelerin ve ayetlerin tecelligahý
nice kýssalarýn zuhur yeri
ey mescid-i aksa
ey yiðitlerin mekaný
ey nebilerin makamý
ey gözlerimizdeki ümidin kývýlcýmý
biz aydýnlýðýmýzý hiç kaybetmedik
kaldýðýmýz dünya zindanlarýndan
senin mabedinin güneþine uyandýk
ilk kýblemiz olmanýn þerefini yaþadýk
senin yanýnda
miraca çýkmýþ bir peygamberin ümmeti olmakla taçlandýk
sana ihanet edenleri gördükçe kendimizden utandýk
hayallerimizi sana siper etmeye hazýrýz
ey kudüs
sen meryemin içinde ibadete çekildiði
kendisine cennet meyvelerinin indirildiði mihrapsýn
annesinin kucaðýnda dile gelen Ýsasýn
üzerine yemin edilen zeytin ve incir aðacý
isanýn göklere ulaþan son yolculuðunun ilk duraðý zeytin daðýsýn
bir gece mekkedeki mescid-i haramdan
mescid-i aksaya getirilen muhammed mustafasýn
ey kudüs
sonsuzluk yolculuðunda
kainatýn efendisinin geride býraktýðý ayak izlerisin
çevresiyle beraber mübarek kýlýnmýþ
o yüce nebinin miraca yükselirken üzerine bastýðý muallak kayasýsýn
yeryüzünün göðe açýlan kapýsý
bir ucu göklerde
yükseliþ ve yüceliþin dünyada son duraðýsýn
ey mescid-i aksa
ey kendisiyle sýnandýðýmýz mabet
ey birliðimiz için duaya duran
ey ayný safta olalým diye Rabbine yakarmakta olan
ey acýlarý dinesi zincirleri kýrýlasý mekan
bütün peygamberler aþkýna
sende yeniden secdelere varmak istiyoruz
kardeþlerimizle kýyama durmak
yeryüzünün en güzel mabetlerinden olan sende
affa layýk olanlar arasýna katýlmak
yýkýntýlar arasýnda secdelerde
huzuru bulanlarýn huzurunda nasiplenmek istiyoruz
ey kudüs
sende al-i Ýbrahimle kucaklaþýr
al-i Ýmran ile kaynaþýrýz
sende meryem mihraptan gülümser bize
isa ile son akþam yemeðinde buluþuruz
zekeriyanýn duasýna el açar
yahyanýn kulluðuna hayran oluruz
nebi musa ile çölde karþýlaþýr
hýzýrdan yolculuðunun serencamýný dinleriz
ey mescid-i aksa
senle davutun zikrine iþtirak eder
süleymanla mabedin ihtiþamýný seyre dalarýz
yakup ile yusufa gözyaþý döker
kavuþtuklarý gün vuslatýn sevincini yaþarýz
rasulümüzün imametinde enbiya efendilerimizle saf tutar
onu taþýyan buraka imrenerek bakarýz
sen bize sýla olur
ve biz ezelden kudüslü olduðumuzu anlarýz
ey mescid-i aksa
yakýndýr geliþimiz
diriliþimize tanýklýk edeceðin gün
suskunluðumuzun çýðlýða dönüþeceði gün
acizliðimizin son bulacaðý gün
ölümün ayrýlýk deðil vuslat olacaðý gün bugündür
sonsuz rahmet sahibinin merhametini nasipleneceðimiz gün
secdelerdeki miracýmýz bugündür
redfer