KERBELÂ
Hayýrlar varsa da acýsý büyük,
Yürekleri delen taþýnmaz bir yük,
Yetmez anlatmaya kelâm ve sözcük,
Can ve canan aðlar ehlibeyt için.
Kerbelâ’da pusu kurdu zalimler,
Yazamaz bu hüznü asla kalemler,
Kalbimizde hâlâ acý, elemler,
Dil ve lisan aðlar ehlibeyt için.
Hainler, zalimler sinsice durdu,
Bir avuç insana on binler vurdu,
Su dâhi vermedi o vahþi ordu,
Han ve hakan aðlar ehlibeyt için.
Yetmiþ iki kiþi þehit edildi,
Yezit’in emriyle katle gidildi,
Zalimin üstüne Zeynep atýldý,
Civan, fidan aðlar ehlibeyt için.
Tarihte çok azdýr böyle katliam,
Ýhtiras uðruna bozuldu nizam,
Asýrlardýr bitmez hüzün, keder, gam,
Ehli vicdan aðlar ehlibeyt için.
Çok severdi, koklar, öperdi Rasûl,
Peygamber nezdinde oldukça makbul,
Cennetin âþýðý mazlum ve maktul,
Ehli iman aðlar ehlibeyt için.
Þehit efendisi Hüseyin dedem,
Peygamber torunu bir ulu Âdem,
Yürekler daðlandý, kahroldu âlem,
Ehli insan aðlar ehlibeyt için.
Kýrk kýlýç darbesi, otuz üç mýzrak,
Girmiþti bedene, gelmiþti firak,
Âlemle birlikte aðladý toprak,
Þiir, destan aðlar ehlibeyt için.
Aþure günüdür her On Muharrem,
Kutsal aydýr ama kanar hep yaram,
Kerbelâ’dýr bize en büyük deprem,
Bütün cihan aðlar ehlibeyt için.
SALÝH SEDAT ERSÖZ
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.