mor göklerden
ise bulanmýþ karlar yaðardý
ince ayaklý bir alaca karacasýnýn iri gözlerine
postallarýmý çaðrýþýmsýz taþkýnlarda unuttuðum vakitlerde
baþýma yaðmurlar yaðardý buz gibi
belliðimde dýþlanmýþ düþüncelerin teleksleri kýpýrdar
isimsiz i mgelerin peteklerinde ballanýrdý delikanlýlýðým
nice tadýna varýlmamýþ hisler geçerdi içimden
kimileyin hüzünlü
kimileyin apansýz bir muhabbet sedasýnda
savurulup geçen özlemli duygulardý
mahcup ve ürkekti bakýþlarým
ürkütülmüþtü cesaretim
kýsýk ve gündem dýþýydý sesim
gelen mahþeri tufanýn karþýsýnda
sancýyan bir haberdim
gök çiðneyip
toprak tüküren
üstünde durduðum zemin ölesiye çölleþirken
nasýl da çýrpýnýrdý deliþmenliðim bir aðaç gölgesinde
ey zamandan boþalýp
vurgun yüreðimi kanlý býçaklý eyleyen can
adý ve þaný dünyalara bedel can
her þey sen varsýn diye
som bir tebessümdü
yüzünden bahar yelleri gibi esip gelen
bakýþlarýndan kopup gelen
þah inciler yüklü yaðmur donanmalarýydý
geliþin uzaktýr diye
yaðýz bir geceydi devran
alevlerin diliyle yalayýp geçen rüzgardý
hasret denizinde
sevgi korsanlarý kalyonlarý basýnca
nice haslet telefti
aþk sadaðýnýn kavruk oklarý saplanýrdý
yüreðimin can damarýna
ben biraz yanýk artýðý is kokulu
ey can
ey baþ tacý
ey gönül fermaný
sen bu diyardan göçeli
beni
köleler kervanýna katýp hüzün pazarýnda sattýlar
þimdi kan ve göz yaþýdýr akçelerim
sen aslýnda hiç gitmedin
beni ateþ olup sarýp sarmaladýn
rüyalarýmda gördüðüm sendin her gece
hülyalarýmý süsleyen sendin her gündüz
cehil bir karanlýða büründü sema
gözler yalýn duygularýn çýplak aynasý
simanýn tecellisi
tensel baygýnlýklarýn sebebi
benim ahým
benim feryadým
beni ateþlere götürdü
beni göçebeler götürdü
ufkun ötelerinde sen varsýn diye
ak saçlý zamanlara kök saldý heyecaným
þafak soluyan sabahlardan
kýzýl hasretlerdir damlayan
yeni doðan güneþin alnýndan
karanlýk vadilere düþen sendin
parýltýlarýnýn arasýndan fecirdi güllenen
akçýl umutlarýmdý
gökçe ilhamýna duçardý kara sevdalý gönül
o karabulutlara sarýnmýþ mecnun bendim
teri çöl kokan leyla sen
sükun örtüsüyle gecelerce perdeleyip
seher doruklarýna yaslanan
aþkýn çölüne itilen
bu mecnundu
þimdi sen neredesin
nerede sevgiyle tutuþan can
nerede benim gün ýþýðýný kýskandýran yýldýzým
nerede mehtaplý gecelerde yaldýz cývýltýlarý
nerede içinde ki parýltýlarý
nerede sevdalý pýrpýrlarýyla
gökyüzünü parlatan kehkeþan
tan vakitlerinde
baþým üstünde
kadifeden göðün nazarýný yansýlayýp
birden beliren yýldýz göçleri nerede
elan içi kof kütükler gibi çatýrdayýp
yere serilen hayallerim
derbeder
öðle vaktinin ýþýk püskürtüsünde
en zorlu uçmalarýn kanatlarýný takýnan
kendi içinden aydýnlanan ne güzel göðüm vardý
sonsuz bir mecraya giden yolda
kýsa bir süre dinlendiðim aðaç gölgelerim vardý
sineden buharlaþan buðulu nefeslerdi
seher vaktine
dað doruklarýna
uðuldayan vadilere
bürüyen geceye
aðaran sabaha
koþarken kývýlcým saçan atlara
zikir ve dua serinliðinde muþtu damlatanýmýz vardý
öylesine büyülü sözler sunulurdu
topraðýn toz dumanýna batmýþlara
hanemiz birbirlerine kenetlenir
en kutsi duygular
emsalsiz elmaslar gibi ýþýldardý
seninle
þimdi nerdesin
yokluðunda yalnýzlýða büründü koca kent
gurubun en tenha yerinde
akþam esinleri
geliþinin müjdesi olsun
bekliyorum
redfer