Yýllardýr sevda adýna yaþama arzusun’da olduðum, Bullamadýðým o derman’sýz hastalýk mutluluðu arar iken, Saatlerin yorgun düþtüðü vakittin suskunluða vurduðu, Duygularýmýn yüreðimin esaretine boyun eydiði bir anda...
Yýllarýn birikilmiþi tabiaat ile evrenin kavgasý arasýnda, Gök yüzünü bürümüþ kýzýlýmsý bir örtü eþliðinde, Bir kasabanýn hayli dýþýnda sahilin birine yakýn terk edilmiþ, Metruk kulubenin birinde geceyi geçirmek telaþýndaydým...
Gecenin üzerine çökmüþ hayli ürkütücü bir korku ile, Siyahýmsý bulutlar arasýndan yere düþen þimþeklerle, Kulubenin yýkýldý yýkýlacak duvarlarý arasýnda, Yýldýzlarla ayýn neler oluyor suallerine sahitlik ediyordum...
Aðaç dallarýnýn kuþlarýn yerde biten otlarýn inlemesi eþliðinde, Hayli sahipsizliðe eskimiþ birazda nemli bir batanyenin altýnda, Soðuktan tir tir titreyen bedenimle yýllardýr halime lal dilimden, Hüzzam makamýnda dökülen bir þarký notlarý kendimi avutuyordum...
Ömrümün masalý denilecek çok hayli zaman geçmiþ olacak ki, Korkudan kan çanaðýna dönmüþ adeta uyku damlayan gözlerle, Bekler iken evrenin asaletini ve o malum doðaya sakinliðini, Kuvetlice yaðan bir yaðmur ile yeniden doðuþum güne merhaba dedim...