dakikalar bezmiþ
saniyeler bitap düþmüþtü
saatler harabeye dönüyordu giderek
etrafýmda sayýsýz görüntüler
saat dilimleri arasýna sýkýþtýrýlmýþ
bekliyordum
kimi zaman yýðýlma oluyor
kimi zaman izdiham yaþanýyor
ve hep birlikte bekliyorduk durmaksýzýn
kimi kývrýmlý bitimsiz örtülerle
hep birlikte
en sevgiliye hakkýyla varabilmek için
sevgiliden ayrý düþmemek için
bekliyorduk
saatleri terk ediyorduk gitgide
yalnýz vakit vardý
vakitti artýk bizi örten
örtündüðümüz birde
dilimizde salat-u selamlar
elimizde yüce kur’an
bekliyorduk
kimi hýrçýnlaþýyor
kimi telaþlý
kimi heyecanlý
diðerleriyle
rekabet içindeydiler
beklerken
kimileri kendi içine kapanmýþ,
oturduðu yerde dudaklarýný kýpýrdatýyordu huþu içinde
uyuklayanlar
çene çalanlar
herkes kendi meþrebince
bekliyordu
kadim bir zincirin halkasýna dahil olmuþtuk þimdiden
bir yandan cennet bahçesini tahayyülü
bir yanda selamlama arzusu
namazý kýlmak için
yer bulmaya çalýþýrken
bekliyorduk
bambaþka bir ruhtu bu
latif havasý
serin suyu
yüreklere sekine indiren atmosferi
gölgelikleri
adeta cenneti müjdeliyordu
bekliyorduk
huzura gelebilmek için
ne çok yol kat etmiþtik
o ana dek
sadece çöller, tepeler, denizler deðildi geçtiðimiz
ne ateþlerden atlamýþ
ne taþkýnlarda boðulmaktan dönmüþ
ne fýrtýnalarda yalpalamýþtýk
düþmediðimiz çukur
itilmediðimiz uçurum
kilitlenmediðimiz kapý kalmamýþtý
beklerken
hayatýn peþinden soluk soluða koþtuðum
günler
aylar
takvim yapraklarýnda silinip gidiyordu
yavaþlamak gerekiyordu
beklemek için
hatta durmak
dururken zamaný da
durdurmak
ihtimalleri de düþünüyordum bir yandan
yeþil halýya alnýmý koyamama endiþesi taþýyordum
ama zaten huzurdaydým iþte
beklemenin de cennetsi bir duygu olduðunu hissettim
ne muhteþem bir beklemekti bu
insan bir ömür boyu bekleyebilirdi
en güzel kokulardan sürünmüþtük
en temiz elbisemizi giymiþ
en safiyane duygularýmýzla donanmýþtýk
büyük bir heyecan seli akýyordu
yani sessiz olmalý
bize dayatýlan sýnýrsýz bekleme anlarýna katlanmalý
bunun için de elbette
beklemeliydim
kural da yoktu
sýnýrda
özgürlük de yoktu
beklerken
baðýmlý ve hatta tutsaktýk bir yanýyla
bir yanýyla da razý olmanýn anlamýný öðreniyorduk
çoðalmaya ve eksilmeye razý olmak vardý
serin gölgelerde beklemeye
razý olmak
razý olmanýn kalbi sadakat duygusu doluyordu
varoluþumuzun anlam katmanlarýna
insan olmanýn pek çok sýrrý vardý
huzurda
beklerken
vefa duygusu vardý sonra
yorulmamak
vazgeçmemek
arzu ve hevesle devam etmek
giderek hararetle sevmek
sevgiyi yaþamak
yaþatmak
paylaþmak vardý
evet
herkes bir baþka kalp taþýr
ama sevgili olmayý kimseden öðrenemez
hep kalptedir sevgi
sen beklerken
oda bekler
her bekleyiþ bana
þuurun örtüsüyle örtünmek þevki vermiþti
saatlerin tahakkümünden kurtuldukça
anlarý idrak ediyorduk birlikte
vakit böyle vakit oluyordu
anlar an
ay batmýþ,
her þey gece haline bürünmüþtü
iç içe, üst üste, omuz omuza
nefes nefese
bir akýntýya
bir girdaba kapýlmýþtýk
kýsýk kýsýk seslerle
bekliyorduk
küçük sesli sükutlar birbirine baðlanmýþtý
cümbür cemaat
alnýmýzý yeþil halýya deðdiriverdik
ve olan oldu
bütün cümbüþ bitti
tam bir sessizlik
hiçbir þey duymuyorduk artýk
cennet bahçesinin topraðýna deðmiþtik sanki
ve sanki saniyelerin içinde dirilen asýrlar vardý
ve dakikalarýn içinde uzayan saatler
kainatýn taa içinden gelen
o çaðrýyý duyar gibi
bekliyorduk
sözlerin þahitliðinde
geçmiþin ve geleceðin bütün tortularý temizlendi
paklandý
alnýmýz toprakta
cennet bahçesinin en sadýk yerine mýhlanmýþtý
anlar uzadý, uzadý
asýrlar oldu
beklerken
þahit ol ey alným
ey gözlerim
ey avuçlarým
dudaklarýmdan çýkan kelime terkipleri
dualar, hamd-ü senalar
salat-u selamlar
ayný anlarýn içinde
aðlayan babü’s-selam
cennet-ül baki
üzerinde uçan kuþlar
ezan-ý muhammedi
rükular, secdeler
bekliyordu
nur
nur üstüne nur
bir arada
ayrý ayrý
bekliyorduk
sevgili varsa aþk vardý
aþk varsa ruh vardý
ruh varsa sýr vardý
sýr varsa nur vardý
nur varsa kavuþma vardý
tohumken
dala budaða dönüþmek vardý
goncadan güle hicret vardý
beklerken
redfer